Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

28 Mart 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1500 Görüntülenme
Bu bölümü 30 Kişi beğendi.
Cilt 5

Durumdaki Değişim

“Yuki! Lefi!! Uyanın! Sabah oldu artık!”

 

Bir ses beni rahat uykumdan uyandırdı. Her ne kadar bilincim bulanık olsa da söylenen şeyleri bir şekilde anlamıştım.

 

“Nrrrghh...” diye homurdandım.

“Hadi ama! Acele et ve kalk hadi!”

 

Ses genç bir kıza aitti. Kulağa öyle hoş geliyordu ki, sanki bir meleğin sesiydi.

 

“Beş dakika daha...”

“Hayır! Şimdi kalkman gerek! Leila çoktan kahvaltısını bitirdi!”

 

Ses öyle güzeldi ki, tekrar uykuya dalmam için söylenen bir ninni gibi geliyordu.

 

“Nrrrgghhhhh....”

 

Rüyalar aleminden çıkmak üzereyken vücudun ileri geri sarsılmaya başlamıştı.

 

“Hadi, acele et Yuki!”

“Tamam, tamam, peki. Kalkacağım, beni sarsmayı bırak.”

 

Diye homurdanıp gözlerimi açtım. İstesem de istemesem de Illuna’nın beni sarsması sonucu uyanmıştım.

 

Off... Hala uykum var...

 

Sendeleye sendeleye vücudumun üst kısmını taht odasının zemininden kaldırırken esneyip duruyordum.

 

Bir dakika, niye bu kadar sıcak burası?

 

Sol tarafımda rahat bir sıcaklık hissi vardı, bu yüzden soluma bakıp nedenini çözmeye çalışmıştım.

 

“Ah. Lefi’ymiş.”

 

Ejder kız tam yanımda uyuyordu. Bir eliyle bana doğru uzanmış ve kıyafetime yapışmıştı. Yüzünde masum bir ifade vardı. Bu haldeyken, gençliğinin başında bir kız olarak görmekte zorlanıyordum.

 

Tabii ya, dün gece beni gün ağarana kadar onunla oyun oynamaya zorlamıştı.

 

Sürekli kaybetmişti. Her turun sonunda daha da kızıyordu, bu yüzden gece boyunca bana meydan okuyup durmuştu. Devam edemeyecek hale gelene kadar oynamıştı. İkimizin de yatağa gidecek kadar enerjisi kalmadığı için olduğumuz yerde sızmıştık.

 

“Uyan Lefi. Sabah oldu.”

“Nn...”

“Hadi, uyan. Yemek vakti.”

“Lütfen... 17 sene daha...”

 

Saçma derecede spesifik bir sayı söylemişti.

 

“Tanrım! Uyan artık Lefi! Kahvaltıyı kaçıracaksın!”

 

Illuna, onu dinlemediğini anlayınca, bana yaptığının aynısını Yüce Ejderha’ya da yapmaya başlamıştı. Yani, omuzlarından tutup nazikçe sarsmaya başlamıştı.

 

“Off...” diye homurdandı Lefi. “Tamam, tamam duydum. Sarsmayı bırak.”

 

Nerdeyse benimkine benzer bir tepki verdiğini görünce gülümsemekten kendimi alıkoyamamıştım.

 

Lefi kıyafetimi bırakınca kalkıp gerindim. Yerde yatmak pek de iyi bir fikir değildi. Vücudum kaskatıydı ve her yerim ağrıyordu. En kötüsü de omuzlarımdı, geniş daireler çizerek yumuşatmaya çalışmıştım.

 

Lanet olsun Lefi. Kaybetmekten nefret ettiğini biliyorum, ama en azından beni yenmeye çalışmadan önce biraz kendini mi geliştirsen? Bir kez bile kazanamadığın için bütün gece oynamak zorunda kaldık.

 

“Hmmm? Her zamankinden daha havalı gözüküyorsun bugün.” Illuna, meraklı bir şekilde kafasını bir yana eğmiş bana bakıyordu.

“Hm? Öyle miyim? Şey, ah... Sağ ol. Sen de bugün bayağı şirin gözüküyorsun Illuna.”

“Ehehe.” Diye kıkırdadı. “Teşekkürler!”

 

Illuna ve ben taht odasının bir köşesinde hazırlanmış yemek masasına doğru yürümeye başladık. Hala bir yanı uykuda olan Lefi, bizi takip ediyordu. Hala tam oalrak uyanamadığı için sendeleye sendeleye ilerliyordu.

 

Lyuu çoktan masaya oturmuştu ve bizi bekliyordu. Başta o ve Leila yemekte Lefi, Illuna ve bana katılma fikrine karşı çıkmışlardı, çünkü bizim “hizmetçilerimizlerdi”, ama onları bir şekilde ikna etmiştim. Bize ev işlerinde yardım ediyor olmaları, onları bir kahya olarak gördüğüm anlamına gelmiyordu. Onlara bu şekilde davranmak çok samimiyetsiz olurdu.

 

“Günaydın efendim. Ve sana da Lefi.” dedi Lyuu. “Bir saniye, efendim. Bana mı öyle geliyor yoksa bugün biraz farklı mı hissediyorsunuz?”

“Hm? Öyle mi hissediyorum?”

“Eminim, ama bunu nasıl tarif etsem bilemiyorum. Biraz... farklısınız.”

 

Ne demek istediğini anlayamamıştım.

 

“Günaydın efendim. Günaydın Lefi.”

 

Lyuu gibi Leila da bizi selamladıktan sonra tuhaf bir şekilde durmuştu.

 

Gözleri meraklı bir şekilde parlayarak, “İlginç.” dedi. Mutfaktan getirdiği tabakları masaya koyduktan sonra, aniden yüzünü benimkine doğru yaklaştırdı.

“N-Ne yapıyorsun...?”

 

Birden heyecanlanmıştım. Öyle yakındı ki, vücudundan yükselen feminen kokuyu alabiliyordum. Beni duyduğundan emin olmama rağmen Leila cevap vermemişti. Bunun yerine etrafımda dört dönüp beni her açıdan incelemeye başlamıştı. Tüm süreç boyunca sessiz kalmıştı; benimle işi bitene kadar hizmetçi tek kelime bile etmemişti.

 

“Bir tür ırksal evrim geçirmiş olabilir misiniz efendim?”

 

Bir soru sormasına rağmen ses tonundan zaten bir sonuca vardığını anlamıştım. Vardığı sonucun tam isabet olduğundan emin gibiydi.

 

“Hm? Irksal evrim mi? O da ne?”

 

Leila bana, bütün canavarların, yarı insanların ve iblislerin belirli seviyede tecrübe kazandıktan sonra bir tür başkalaşım geçirdiğini anlattı. Bir başka deyişle, yeterince seviye kazanan birisi evrim zincirinde bir adım yukarıya yükseliyordu.

 

Yani, temelde Pokemon’daki gibi mi işliyor?

 

Canavarlar en çabuk evrimleşen ırktı. Yarı insanlar ve iblisler, daha fazla tecrübeye ihtiyaç duydukları için çok yüksek bir seviyeye gelene kadar hiç evrim geçirmiyorlardı.

 

Bu bilgiyle birlikte istatistik sayfama göz atmaya karar verdim.

 

***

 

Genel Bilgiler

İsim: Yuki

Irk: İblis Lordu

Sınıf: Adaletli İblis Lordu

Seviye: 35

HP: 2951/2951

MP: 10321/10321

Kuvvet: 897

Dayanıklılık: 912

Çeviklik: 804

Büyü: 1132

Maharet: 1409

Şans: 72

Yetenek Puanları: 6

 

Eşsiz Yetenekler

Büyülü Gözler

Tercümanlık

Uçmak

 

Yetenekler

Eşya Kutusu

Analiz VIII

Dövüş Sanatları Ustalığı IV

Kadim Büyü IV

Gizlilik V

Düşman Saptama IV

Kılıç Ustalığı I

Silah Dönüştürme III

Bahşetme Büyüsü II

Tuzak Ustalığı I

 

Ünvanlar

Başka Dünyalı İblis Lordu

Yüce Ejderha’nın Sahibi

Hüküm Veren

İnsanlığa Düşman Olan

 

DP: 420131

 

 

***

 

“Hmm? Haklısınız. Gerçekten bir ırksal evrim geçirmişim.”

 

Sınıfım, İblis Lordu’ndan, Adaletli İblis Lordu’na dönüşmüştü. Yenisi daha kulağıma daha havalı geldiği için sınıfımın değişmesinden memnundum. Irkım da Baş İblis’ten, İblis Lordu’na dönüşmüştü.

 

Ama neden bu değişim birden oldu ki? Oh tabii ya... Dün gece öldürdüğüm onca insandan sonra normal tabii.

 

O kadar çok insan öldürdüm ki, bunun için bir ünvan bile kazandım ama onları kendi ellerimle öldürmediğim için hiç tecrübe kazanmamıştım. Seviyem değişmemişti. Ama istatistiklerim değişmişti. Çoğu aşırı derecede yükselmişti. MP seviyem 10 bin sınırını aşmıştı. Değişmeyen tek şey şansımdı.

 

Ama yine de bu mantıklı gelmiyordu. Öldürmeyi yapan ben değildim ki. Zindandı.

 

Dur! Tabii ya! Zindanın seviyesi artmış olmalı!

 

İnsanlar zayıftı. Ölümleri pek DP kazandırmıyordu. Zindan bir insan cesedi özümsemekten çok fazla şey kazanmıyordu. Ama buna rağmen sonuçta 400 tanelerdi. Bununla birlikte, şu ana kadar sahip olduğum en yüksek miktara sahip olduğumu düşünürsek, insanlar bana ciddi anlamda DP kazandırmıştı.

 

Zindan, Lefi ve Uğursuz Orman’ın sınırları içindeki güçlü canavarlar nedeniyle pasif bir şekilde sürekli DP kazanıyordu. Dün gece kazandığım DP belirli bir sınırı aştığı için zindanın da büyümesine neden olmuştu. Ve zindanla ben bağlı olduğumuz için ben de gelişmiştim.

 

Gayet mantıklıydı.

 

Yemeğim bitince zindanın yeni bir özellik kazanıp kazanmadığına bakmak için zihnime bir not aldım.

 

“Anladım.” diye başını sallayarak Leila. “Sanıyorum İblis Lordları daha hızlı evrim geçiriyor, bu da onları yarı insan veya iblislerden çok canavarlarla akraba yapıyor. Ama bir dakika, ya iblis lordu zindanın ve ona bağlı sistemlerin bir parçasıysa? Eğer öyleyse, o zaman...”

 

Bir laboratuvar faresine bakar gibi bana bakarken fısıldayarak konuşuyordu.

 

“H-hey Leila...? Bana böyle bakman biraz korkutucu.”

“Kusura bakmayın, özür dilerim. Bu fenomen öyle ilginç ki kendimi bile unutmuşum.”

 

Yani benim ilginç bir fenomen olduğumu mu düşünüyor...? Bu biraz... rahatsız edici.

 

Sanırım Leila’nın bambaşka bir yanını görmeye başlıyorum.

 

“T-tamam, sorun değil.” dedim “Her neyse, bunu fark etmiş olmanıza şaşırdım. Kendim farkına bile varmadım.”

 

“Çünkü sen sensin! Bu basit bir şey!” dedi Illuna.

“Biz hayvansılar keskin duyulara sahip olduğumuz için senin biraz farklı göründüğünü fark etmem benim için kolay bir şey.” diye ekledi Lyuu.

 

Bir kenarda duran büyük bir aynada kendime baktım ve vücudumu incelemeye başladım. Ne demek istediklerini pek anlayamamıştım. Hala farklılık göremiyordum.

 

Belki de diğerlerine bariz gelen ama başına gelen kişinin farkına varmadığı şeylerden biridir.

 

“Ah, her neyse. Boş verin şimdi onu, hadi kahvaltımızı edelim.”

 

Hepimiz yemeye hazır bir şekilde masaya oturduk, ama Lefi yine sızmıştı. Vücudunu bir şekilde ayakta tutabilse de artık uyanık değildi. Duruşundaki tek tuhaflık başının duruşuydu; yüzü yere paralel olacak şekilde öne eğilmişti.

 

“Lanet olsun Lefi...” diye iç çektim.

“Hadi ama Lefi! Kahvaltı zamanı demiştim!”

 

Illuna onu tekrar sarsarak uyandırmaya çalışmıştı.

 

“Off... Biraz daha uyuyamaz mıyım? Bugüne özel bir planımız da yoktu.”

“Uyuyamazsın! Böyle tembellik yapmaya devam edersen bir inek kadar şişmanlayacaksın!”

 

Lefi’nin küçücük bir kız tarafından azarlanması beni güldürmüştü. Ve görünüşe göre yalnız değildim. Lyuu da gülümsemiş, hatta Leila bile bir tür gülümseme takınmıştı...

 

Ve işte beşimiz, bir başka sıradan güne daha böyle başlamıştık.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-02-07 13:01:33
Hmm evrim ha
Yaoi'den_nefret_ederim (137 puan) Üye
2023-03-21 15:11:31
@Pika-sama, hmm evrim
İners (132 puan) Üye
2021-07-11 21:53:57
Ellerinize sağlık
Bayoku (55 puan) Üye
2021-06-20 13:43:50
Teşekkürler
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-26 15:17:04
Bölüm için teşekkürler elinize sağlık
Damocles (222 puan) Üye
2020-07-13 21:39:56
Elinize sağlık.
Farazgul (7 puan) Üye
2020-03-30 05:36:17
Çeviri için teşekkürler.
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-03-29 11:58:23
Mangasını geçeceğimiz zamanları bekliyorum teşekkürler.
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-03-29 01:33:06
çeviri için teşekkürler