Ateş Ejderhasının Kanat Saldırısı

Zeng baygın olduğu bir kaç saat içinde aklında yeni bir teknik ortaya çıkmıştı. Bu teknik Jianta'nın Zenge kalbini verdiği zaman mühürlemiş olduğu tekniklerden biri olan Ateş Ejderhasının Kanat Saldırısıydı.

 

Normalde Zeng'in zihninde beliren teknik sadece ejderhanın kanat saldırısıydı. Lakin Zeng ateş elementalisti bir olarak gelişimci olarak yoluna başladığı için zihninde beliren teknik  Ateş ejderhasının kanat saldırısı olarak ortaya çıkmıştı. Ateş yerine su elementalisti olarak gelişimci yoluna adım atmış olsaydı zihninde belirmiş teknik Okyanus Ejderhasının kanat darbesi olarak ortaya çıkacaktı.

 

 

Zeng baygın olduğu süre boyunca Hırçın inatla Zeng'i kendini getirmeye çalışmıştı. Lakin bir sonuç alamayınca bir süre sonra vazgeçmişti. Zeng'in kendi kendine gelmesini beklemekten başka çaresi olmadığının farkına vardı. Hırçın birkaç saat sonra Zeng'in hareket ettiğini gördü.

 

"Zeng, iyi misin? Beni korkuttun."  Hırçın Zeng'e doğru başını kaldırdı.

 

"İyiyim de ne oldu bana?" Zeng eliyle başını tutup oturduğunda Hırçına baktı.

 

"Normal gelişimcilerin rahatlıkla yaptığı  büyü gücünü saflaştırma işlemi uykuya kalma probleminden dolayı senin için oldukça zor. Böyle bir şekilde bayılmanı beklemiyordum." Hırçın kendi tahminini Zeng'e açıkladı.

 

 

"Doğru olabilir. Ne kadar saattir baygındım?" 

 

"Sabah olmak üzere. Yani baygın olduğun süre bir güne yaklaştı." Hırçın Zeng'e açıkladı.

 

"Hadi artık satın aldığın tekniği öğren. Ölüm kalım turnuvasına iki günün kaldı sadece." Zeng'in ciddi birşeyi olmadığından emin olan Hırçın artık turnuva için iki günü kaldığını hatırlatarak Zeng'i tekrar eğitimde görmek istedi.

 

"Teknik mi? Sahi." Zeng teknik kelimesini duyunca aklında ortaya çıkan tekniği hatırladı.

 

"Yani diyorsun ki baygın olduğun süre içinde Jianta'nın mühürlü tekniklerinden biri zihninde ortaya çıktı." Zeng'in olanı biteni anlatmasıyla Hırçın şaşkın hissediyordu.

 

"Hayır. Olamaz." Zeng çığlık atarak terkar oturduğu yere uzandı.

 

"Ne? Ne oldu yine?" Hırçın Zeng'in tepkisinden dolayı canının yandığını düşünmüştü.

 

"450 Lp'm bo.. boşa gitti. Olamaz benim güzel 450 Lp'm." Zeng lonca kütüphanesinden satın aldığı tekniğin fiyatını hatırlayınca başına kaynar su dökülmüş gibi hissediyordu.

 

"Seni aptal! Bende birşeyin var sandım." Hırçın Zeng'in sağ koluna bir pençe attı.

 

"İyi de artık bir tekniğim var. Üstelik kesinlikle aldığım o teknikten daha iyidir." Zeng gerçekten 450 Lp kaybettiğine üzülüyordu.

 

"Neyse bu dediğin nasıl bir teknik. Anlat bana." Hırçın bir ejderhanın Zeng için bıraktığı tekniğin nasıl olduğunu merak etmişti.

 

 

Ateş Ejderhasının Kanat Saldırısı:

 

Normalde bir ejderhanın cinsine ve türüne göre kanatlarında topladığı büyü gücünü yatay bir hilal şeklinde rakibine doğru fırtlatmasını gerçekleştiren  bir tekniktir. Zeng ateş elementalisti olduğu için bu teknik Ateş ejderhasının kanatlarındaki ateşle karışık büyü gücünü bi hilal şeklinde fırlatmayı öğretmektedir. Jianta bir element ejderi olduğu için bu saldırısını tüm elementler üzerinde kullanabilmekteydi.

 

"Ateş ejderhası kanat saldırısını kullanmak için tüm büyü gücümü ve içindeki alev gücümü kollarımda toplamalıyım. Ardından sağ elimi sol omuzuma bir üçgen olacak şekilde birleştirmeliyim. Daha sonra sağ elimi ileri doğru hızla bir hilal çizerek açmalıymışım. Bunu gerçekleştirirken büyü gücümü dirseklerimden elime doğru aktarıp elimle çizdiğim hilal içine toplamalıymışım. Hilalın ortası genişken başı ve sonu ince olmalıymış. Tüm hilalin en şiddetli yeri ortasıymış. Aynı işemi sol kolum içinde yapabilir ve ustalaştıkça ikisini birden aynı anda kullanabilirmişim." Zeng zihninde ortaya çıkan tekniği yorumlayarak Hırçına anlattı.

 

"Anladım. Ama bu bir ejderhanın kanatlarıyla yapılan bir teknik fakat sen kollarınla yapacağını söylüyorsun." Hırçının teknik hakkında en çok merak ettiği şeyi söyledi.

 

"Moruk bu tekniği benim kullanmam için değiştirmiş olmalı ama bu daha ilk aşama."  Zeng kendi fikrini söyledi.

 

"İlk aşama mı? Devamı nasıl peki?" Hırçın bu tekniğin devamını merak ediyordu.

 

"Bilmiyorum o kadarı zihnimde yok fakat  şuan bildiklerim birşeyin yarısı gibi hissettiriyor bana." Zeng hislerinden dolayı bu tekniğin tam olmadığını düşünüyordu.

 

"O halde devamı daha güçlendiğin bir zamanda zihninde ortaya çıkacaktır." Hırçın kendince bir sonuca varmıştı.

 

"Bana da öyle geliyor." Zeng bunu reddetmedi.

 

 

Zeng tekniği uygulamaya başlamak  için zihninde beliren bilgileri uygulamaya koyuldu. Ruh denizindeki tüm büyü gücünü kullanmak için gözlerini kapattı. Büyü gücünü kollarına yönlendirdi. İlk adım için kollarında büyü gücünü toplamıştı.

 

"Zeng kolların." Hırçın Zeng'e seslendi

 

"Yanıyorum." Zeng gözlerini açıp kollarına baktığında tüm kollarının alevlerle kaplı olduğunu görmüştü. Lakin bu alevlerler çok sıcak veya çok büyük değillerdi. Zeng'in kollarının üzerindeki alev tabakası sanki  ince bir bez sarılmış kadar bir kalınlığa sahipti.

 

"Zeng gözlerin" Zeng'in kollarına bakmak için gözlerini açtığı sırada Hırçın Zeng'in gözlerinde birşey farketti.

 

"Ne olmuş gözlerime."

 

"hafif kırmızıya dönüşmüş gibiler."

 

"Ne nasıl?" Zeng nehre doğru yanaşıp sudaki gözlerinin yansımasına baktı.

 

"Bu da ne böyle? Nasıl oldu bu?"  Zeng sudaki yansımasına bakarken hırçına sordu.

 

"Tekniği kapat."

 

Zeng Hırçının isteği üzerine tekniği kapattığında gözlerindeki hafif kırmızımsı parlaklığın kaybolduğunu gördü. Gözlerinin normal haline gelmesinden sonra suya bakarken tekrar tüm büyü gücüyle ateş ejderhasının kanat saldırısı için kollarını hazır hale getirmek üzere ilk adımı gerçekleştirdi. Nehirde gözlerine bakan Zeng gözlerinin tekrar hafif kırmızımsı parlaklığa sahip olduğunu gördü.

 

 

"Tekniği kullanmak istediğimde gözlerim kırmızımsı bir parlaklığa sahip oluyor." Zeng hırçına doğru başını çevirdi ve tekniğin ilk adımını bozdu.

 

"Sanırım bir ejderha tekniği olduğu için böyle. Unuttun mu bende dönüşüm geçirdiğimde benimde gözlerim kırmızıya dönüyor. Ateş kullandığın için böyle olmalı. Jianta'nın kalbi tekniği kullandığını hissediyor olmalı. Bu sayede kollarındaki alevlerde artıyor anlaşılan." Hırçın kendi fikrini sundu.

 

"Sanırım öyle olmalı o halde bu benim için iyi birşey." Zeng  büyü gücünün Jianta'nın tekniğini kullanırken arttığını hissetmişti. "Tamam o halde pratiğe başlayalım." 

 

Hırçın Zeng'i izlerken zeng zihninde beliren Jianta'nın mühürlü yeteneklerinden açılmış olan ilk yeteneği  ateş ejderhasının kanat saldırısının pratik üzerinde uygulamasını yapmaya başladı. Teorik olarak yeteneği bilmesine rağmen bunu pratikte gerçekleştirmesi başka bir olaydı.

 

Bir süre boyunca zihnindeki adımları uygulamasına rağmen Zeng sadece düz yatay bir alev çizgisi oluşturabilmişti ve bu yatay çizgi oluşturmayı bitirdiğindeyse yok oluyordu. Bitirdiği an ileriye doğru harekete geçiremiyordu.

 

"Zeng  kendini zorlama bir süre boyunca bu alev çizgisinin aktif kalmasına odaklan. Daha sonra ileriye doğru ilerlemesini sağlarsın. Bu iki adımı yapınca artık hilal şekline geçersin." Hırçın Zeng'in daha çabuk sonuç alması için fikir önersinde bulundu.

 

 

"Peki dediğin gibi yapayım." Zeng hırçının fikirlerini dinlemeye alışmıştı artık. (eee kadındır seni vezir eder ve yine kadındır seni rezil eder Zeng efendi.)

 

Zeng Hırçının tavsiyesi üzerine oluşturduğu yatay çizgiyi büyü gücüne konsantre olarak süresini uzatmaya çalıştı. Zeng bir iki saat boyunca bu şekilde devam ettikten sonra büyü gücü bittiğinde uyuya kaldı. Büyü gücünü Hırçının alevleri sayesinde hızla topladıktan sonra işleme devam etti.

 

İkinci döngünün sonunda oluşturduğu yatay çizginin süresi konusunda yaşadığı gelişmeyi farketmişti. Artık çizgi elinden ayrıldıktan sonra bulunduğu yerde 10 nefes kadar kalabiliyordu. Zeng İkinci döngü bitip üçüncü döngünün ortasına geldiğinde oluşturduğu yatay çizgi artık 15 nefese kadar ulaşmıştı.

 

Zeng üçüncü döngünün sonundayken bu süreyi artık 20 nefese kadar ulaştırmayı başarmıştı. Dördüncü döngüye geldiğinde artık süreyi uzatmak yerine çizgiyi ileri doğru hareket ettirmeye başladı. Alevli büyü gücüyle oluşmuş yatay çizginin kaybolma süresi arttığında artık ileriye doğru hareket ettirebildiğini farketmişti. Hırçının tavsiyesi gerçekten işe yaramıştı. Zeng yavaşça yatay alev çizgisini üç adım ilerlettiğinde büyü gücü sönerek yok olmuştu.

 

"Şimdi bu hareket etme hızını arttır " Hırçın Zeng'in alev çizgisini hareket ettirmesini başarınca tekrar tavsiyede bulunmuştu.

 

Zeng konuşmadan hırçının tavsiyesini başıyla onayladıktan sonra alevli çizgiyi tekrar oluşturup ilerletmeye başladı. Dördüncü döngü bittiğinde zeng artık alev çizgisinin öncekine göre 5-6 kat daha hızlı hareket ettiriyordu. Zeng sonunda turnuvadan önceki güne geldi.

 

Turnuvadan önceki günün sabahında Zeng işlemlere devam ederken alev çizgisi üzerine yaptığı pratikler artık bir göz açıp kapayana kadar hızlı bir şekilde hareket ederken tüm pratikler sonucunda katettiği mesafede artmıştı. Artık alev çizgisi 8 adım ileriye gittiğinde yok oluyordu. Zeng ve hırçın bu sonuçtan oldukça memnun kalmıştı.

 

"Artık hilal şeklinde çizgi oluşturabilirsin bence." Hırçın, Zeng'e denemesi gerektiğini söyledi

 

"Bence de." Zeng de bu fikir için heyecanlıydı.

 

Zeng alev çizgisi oluşturduğunda bunu bir hilal olarak yapmaya çalıştı. bir kaç ufak denemeden sonra sonunda Zeng artık hilale benzeyen çizgiler oluşturmaya başlamıştı. Denemelerinin sayısı arttıkça Zeng hayal ettiği hilale daha çok yaklaşmıştı. Büyü gücü bitmek üzereyken sonunda hayalindeki gibi bir hilal çizgisi oluşturmuştu.

 

Zeng büyü gücünü yenileyerek uyandığında önceki işlemlerden dolayı kazandığı tecrübesiyle hilal şeklindeki saldırının kaybolma süresini tek döngüde 20 nefese ulaştırmayı başarmıştı.20 nefese ulaştıktan sonra ateşle parlayan hilali ilerletmeye başladı. Zeng turnuva önceki günün akşamında artık oluşturduğu hilali bir göz açıp kapayana kadar 8 adım savurabiliyordu.

 

"Peki o halde artık loncaya dönelim. Hava karardı ve turnuva yarın yani dinlenmelisin. Üstelik turnuva yerinide bilmiyoruz. Sabah bunu da öğrenmelisin." Hırçın Eğitime dalan Zeng'i seslenerek kendisine getirdi.

 

"Doğru hala turnuva yerini öğrenmedik. Hadi loncaya dönelim. Lonca çarşısından da yemek alalım." 

 

Zeng ve Hırçın toparlanarak dış öğrenci alanına doğru yürüdü. Dış alan merkezine yaklaştıklarında Hırçın Zeng'in pelerinin içinde saklandı. Zeng pelerinin içindeki hırçını taşıyarak önce Lonca çarşısına uğrayıp biraz yemek aldı daha sonra mağara odasına geldi. Hırçınla beraber almış olduğu yemekleri yemeye başladı.