Ejderha İmparator

08 Temmuz 2020
Çeviri: Aratal
Düzenleme: Aratal
344 Görüntülenme
Bu bölümü 2 Kişi beğendi.

Fedâkar Gelişimciler

Bir süre sonra odanın kapısı açıldı. Gelen kişi saçları beline kadar uzanan ve mor bir elbise giyen Thinker'dı. Thinker kapıyı açtığından Mex'in yatağında oturarak kendisine baktığını görünce sevinçten hızla yanına doğru gitti.

 

"Sonunda uyanmışsın." Thinker, yatakta oturan Mex'in yanına geldi.

 

"Evet uyandım ama nerdeyiz ve Zeng neden uyuyor?" Mex aklındaki soruları sormak için insiyatif almıştı.

 

"Tunuvada o iki elmas seviyenin seni öldürmek için saldırdığını hatırlıyorsun değil mi?" Mex'e olanları anlatmak için uygun bir şekilde konuşmaya girdi.

 

"Evet hatırlıyorum."

 

"İşte Zeng seni kurtarmak için o saldırıların büyük kısmını üstüne çekmişti. Sonra...." Thinker olanı biteni yeni uyanmış ve kafası karışık olan arkadaşına anlatmaya başladı.

 

"Yani diyorsun ki? Bu kadar aptal olabildi. O zamandan itibaren bilinci kapalı" Thinker herşeyi anlattıktan sonra Mex, Zeng'e baktı.

 

"Evet ikinize de tam on gün oldu. Senin uyanman Şifacı Yu'nun tedavisi sayesindeydi. Fakat Zeng ne zaman uyanır hala bilmiyoruz." Thinker, Mex'in bakışlarındaki endişeyi farketmişti.

 

"O uyanmadan buradan ayrılmayacağız o halde." Mex, Zeng'in turnuvayı gerçekten bir ölüm kalım savaşına kendisi yüzünden dönüştürmesine oldukça kızmıştı.

 

"Evet ayrılmayacağız." Thinker, Mex'i onayladı. "Fakat şimdi gitmem gerekli. İkinizde Zeng'e göz kulak olun tamam mı?" Bakışlarını özellikle Hırçına doğru çevirdi.

 

"Hıığğğhhrr" İkilinin konuşmasını ve kendisine bakan Thinker'ı farkeden hırçın tekrar Zeng'in yanına uzandı ve onu izlemeye başladı.

 

Thinker, Hırçının, Mex'e karşı olan bu düşmanca tavrının sebebini çözemesede kendisi tüm süre boyunca burda yokken, Hırçın ikisini birden izliyordu. Bundan sonra da bir sorun olmayacağını düşünerek Şifa odasından ayrıldı.

 

Mex, Hırçından dolayı Zeng'in yanına yaklaşamayacağından emin olduktan sonra gözlerini kapatarak meditasyona başladı. Kaybettiği gücünü geri toplamak ve Zeng'i beklerken meditasyon yapmakdan daha iyi bir seçeneği olmadığını düşünüyordu.

 

İkili Zeng'in uyanmasını beklerken Mex sürekli meditasyon yaparak gelişim seviyesini arttırıyordu. Arkadaşının bir daha kendi zayıflığından dolayı böyle bir duruma düşmesini istemiyordu. Ara ara Thinker'da Şifa odasına gelerek Zeng hakkında ikiliden bilgi alıyordu. Günler bu şekilde akıp gitmeye başladı.

 

Artık yirminci güne geldiklerinde Zeng hala bilinci kapalı bir şekilde yerde uzanırken, Hırçın Zeng'i izliyor ve Mex ise gelişimine devam ediyordu. Mex meditasyon yaparken gözlerini açtı. Göz bebekleri bir nefeslik süre için platin renginde bir parıltı saçtı. Bu kısa ve bir nefeslik olan parıltı, Mex'in platin seviye ruh oluşumuna geçtiğini göseriyordu.

 

"Roaaahhğrr" Hırçın, Mex'in gözlerindeki anlık parıltıyı farkedince bundan memnun olmadığını göstererek kükredi.

 

"Sakin ol bunu Zeng için yapıyorum. Bir daha benim yüzümden böyle bir duruma düşmesini istemiyorum." Mex kendisine kükreyen hırçını gördüğünde açıklama yapma gereği duydu.

 

İkili Zeng'in uyanmasını beklerken Hırçın tekrar, korumak için yemin ettiği kişiyi izlemeye başladı. Mex açıkcası şuan için o kadar umrunda değildi. Tek istediği bir an önce Zeng'in gözlerini açmasıydı. yirmi yedinci güne geldiklerinde şifa odasının kapısı tekrar açıldı. İçeriye iki kişi girdi.

 

İki kişiden birisi Thinker diğer ise yanında bulunan genç bir bayandı. Oda içindeki kişileri ve Hırçını gördüğünde ürkerek Thinker'ın arkasına doğru geçti. Hırçın kendisine garip bir duygu hissettirmişti.

 

"Korkmana gerek yok. Bunlar sana bahsettiğim arkadaşlarım. Bu Mex, yerde yatan kişiyse Zeng ve onun arkadaşı Hırçın." Thinker arkasında saklanan kişiye  arkadaşlarını tanıttı.

 

"Thinker bu kim?" Mex, saklanan kişiye doğru baktı.

 

"Bu dış alan öğrencilerinden Ming, onu hizmetli olarak işe aldım ve buraya getirdim." Thinker, Arkasında saklanan kişiyi tanıttı.

 

"İyi de buraya neden getirdin ve bize söylemeden neden böyle birşey yaptın? Bizim burada olduğumuzu bir başkasına söylerse başın ciddi dertte olacak. Özellikle Hırçını bir başkasına anlatırsa Zeng'in de başı çok büyük derde girecek." Mex, Thinker'a gerçekten öfkelenmişti.

 

"Roaaahhğrr" Hırçında Thinker'a öfkeli bir şekilde kükreyip dönüşüm geçirdi. Ming'e doğru bakarak kanatlarını açıp saldırmaya hazırdı.

 

"Sakin olun. Özellikle sen hırçın. Ona yüklü miktarda ödeme yaptım. Burada gördüklerinden kimseye bahsetmemesi içinde ruh antlaşması imzaladık." Thinker önünde kendisine karşı öfkeli olan ikiliye çabucak durumu izah etti.

 

"Neden böyle birşey yaptın?" Thinker'ın açıklamasından sonra Mex sakinleşmeye başladı.

 

"O bir fedâkar gelişimci. Bize Zeng'in ne zaman uyanacağını söyleyebilir." Thinker amacını anlatmaya başladı.

 

"Fedâkar gelişimci mi? Onlar nadir gelişimcilerden. Bize gerçekten Zeng'in uyanma zamanını söyleyebilir. Ama bu oldukça riskli Zeng'in hafızasından öğrenmemesi gereken şeyleride öğrenebilir." Mex sakinleşmesine rağmen hala buna karşı çıktı.

 

"Merak etme yaptığımız antlaşma içinde bu söylediğini engelleyen bir madde vardı." Thinker endişelenmesi gereken birşey olmadığını ve kendisinin herşeyi düşündüğünü söyledi.

 

"Peki o halde sana güveniyoruz. Değil mi Hırçın?" Mex hırçının kabul edip etmediğine baktı.

 

"Roaaahhğrr" 

 

 Hırçın dönüşümden çıkarak izin verdiğini gösterdi. Fakat kanatlarını açmış bir şekilde herhangi bir ters duruma karşı saldırıya hazır bekleyen tutumunu korurken, Zeng'in arkasına geçerek Ming'in Zeng'e yaklaşmasına izin verdi.

 

"Başlayabilirsin Ming" Thinker, Hırçınında izin verdiğini görünce Ming'in elinden tuttu ve Zeng'in önüne getirdi.

 

Ming, Thinker'la beraber Zeng'in yanına oturduktan sonra sağ elini önünd bilinçsizce yatan Zeng'in alnına koydu. Gözlerini kapatarak meditasyon durumuna geçti. Oda da bulunan herkes Mig'in tekrar gözlerini açmasını beklemeye başladı.

 

"Ne zaman uyanacak Ming." Bir süre sonra Thinker sabrını yitirmişti.

 

"Uyanacak? O zaten uyanık." Ming gözlerini açtığında gözleri beş renkle parladı.

 

"Ahhhhhhh" 

 

"Neler oluyor Ming?" Thinker Ming'nın acı çığlığını duyar duymaz Zeng'in alnındaki elini hızla çekti.

 

"O. o. o. İnsan mı?" Ming, Zeng'le olan bağlantısını kopardıktan sonra  oturuken hızla geriye çekildi. Kendisini Zeng'den olabildiğince uzaklaştırdı.

 

"Ne demek istiyorsun?" Zeng hariç odada ki herkes Ming'e tuhaf gözlerle bakıyordu..

 

"Zihni beni engelledi. Onun büyü gücü hiç böyle birşey görmedim. Onun kendisi değil. Büyü gücü uyanmayı bekliyor." Ming hissettiklerini açıklamaya başladı.

 

"Nasıl yani?" Thinker, Ming'in dediklerinden birşey anlamadı.

 

"O, gerçekten bu dünyada onun gibi birisi var mı? O tamamen yeni bir gelişimci veya daha önce bildğim gelişimcilere hiç benzemiyor. Dünya çok büyük bir yer. Ne gördüğümü anlatamam. Benim bunu anlatacak hayal gücüm yok." Ming hâla yaşadığı şokun ve korkunun etkisindeydi.

 

"Ne... neler oluyor? Bu gürültü de ne?" 

 

Zeng hala gözleri kapalıyken konuşmaya başladı.

 

"Zeng!"

 

"Zeng"

 

"Roaaahhğrr" 

 

Zeng'in sesini duyan herkes Ming'e olan dikkatlerini bu sefer yerde hareketlenen arkadaşlarına çevirmişti.

 

"Neden ismimi söylüyorsunuz" Zeng gözlerini açtığında platin renginde anlık olarak parladı ve normal haline geri döndü.

 

"Bilinçsiz olduğu sürede tekrar mı platin seviyeye yükseldi?" Herkes bunu farketmişken sadece Thinker bunu belirtebildi.

 

"Zeng sonunda uyandın seni tembel!" Hırçın Zeng'in uyandığını görünce mutluluğundan hala yerde olan Zeng'in kucağına atladı.

 

"Evet uyandım. Ne kadar süredir uyuyorum? Hem bu kim?" Zeng yattığı yerden doğrulup kucağındaki hırçına bakarken Ming'i farketti.

 

"O bir dış alan öğrencisi. Senin durumunu öğrenmek için getirdim. Şuan benim için çalışıyor" Thinker Zeng'in bilinçsiz olduğu zaman olan biteni ve Ming'i anlattı.

 

"Ne! 32 gündür uyuyor muyum! Ben mi 32 mi? Şakanın sırası değil." Zeng Thinker'ın anlattıklarına karşı şaşkınllıkla şaka yaptıklarını düşünüyordu..

 

"Şaka yapmıyorlar Zeng" Hırçın anlatılanları Zeng'e karşı doğruladı.

 

"O kadar süredir nasıl uyurum ben!" Zeng arkadaşlarının şaka yapmadığını farkettiğinde kendisine inanamadı. "Peki Fedâkar gelişimci nedir abla?" Zeng, hala odanın bir köşesinde durarak kendisine korkuyla bakan Ming'e doğru başını çevirdi.

 

"Fedâkar gelişimciler yani fedâkarlar. Rakiplerine görmek istediklerini gösterek gelişimcilerdir. Yani ilizyon konusunda uzmanlaşmışlardır. Fakat canlıların zihinlerini ve hafızalarını da okuyabilir ve hatta okudukları bilgileri değiştirebilir ve zihin kontrolünde bulunabilirler. Zihin okuyucuları gibi düşün tek fark öğrendikleri bilgileri değiştirebiliyor ve diğer canlıların zihnini kontrol edebiliyorlar. Fakat bunu yapmak ve gelişimlerini geliştirmek için zamanla 5 duyu ve sonrasında 7 duygudan vazgeçiyorlar. Bunun için onlara Fedâkarlar diyorlar. " Thinker Fêdakar gelişimcilerin Zeng için tamamen açıkladı.

 

"Ming da onlardan. Elmas seviye başlangıç ruh oluşumuna sahip ve feda ettiği ilk duyu dokunma. Dokunma duyusunun henüz tamamını kaybetmese de büyük ihtimalle  Gerçek ruh oluşumuna geçtiğinde tamamen ilk duyusunu kaybetmiş olacak." Zeng fêdakarları öğrendiğinde, Thinker artık Ming'i tam olarak tanıttı.

 

 

"Beni uyandırdığın için teşekkürler o halde." Zeng ayağa kalkarak kendisine hala korkuyla bakan Ming'in yanına doğru geldi ve elini uzattı.

 

"Seni... seni ben uyandırmadım. Zaten uyanıktın. Sadece sahip olduğun büyü veya başka birşey bunu engelliyor gibiydi." Ming kendisine yaklaşan Zeng'in kötü bir niyeti olmadığını anlayınca rahatlamıştı.

 

"Nasıl yani?" Zeng, Ming'in açıklamasına  anlam veremedi.

 

"Bende bilmiyorum. Ama sende açıklayamadığım birşey var. Büyü  gücün mü yoksa kanın mı emin değilim. Fakat birşey uyumanı sağlıyordu. Sanırım zihnini kontrol ettiğimde buna tepki vererek seni daha fazla uykuda tutmadı." Ming yaşadıklarını anlatmaya çalışsa da ne diyeceğini bilmiyordu.

 

"Sonuçta senin sayende uyanmışım. O yüzden teşekkür ederim." Zeng, hâla Ming'e elini uzatıyordu.

 

"Ben... benim gitmem gerekli." Ming içindeki duygudan hala tam olarak kurtulamadığından ayrılmak istedi.

 

Ming'i duyan Zeng ve diğerleri neler olup bittiğini ve neden gitmesi gerektiğini soramadan Ming odadan ayrıldı. Bu konuya anlam veremeselerde Thinker'ın  Ming'le olan sözleşmesinden dolayı yaşadıklarını anlatamayacağını ve bunun hakkında konuşamayacağını bildiklerinden peşinden gitmediler

 

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
ramazan (64 puan) Üye
2021-03-01 01:15:45
Ellerinize sağlık.