Lynx'in İstediği Teknik

Öğrenciler kendi aralarında konuşmaya devam ederken Lynx ve Zeng gelişim tekniklerinin bulunduğu tezgahın önüne gelmişlerdi. Lynx sakin bir şekilde tezgahta bulunan teknikleri incelemeye başladı.

"Ne tür bir teknik arıyorsunuz peri"  Tezgahtar Lynx'in güzelliğinin etkisinden kurtularak ona doğru yaklaştı. "Gelişim yada savaş teknikleri?"

" Üst düzey savaş tekniklerini bana gösterin." Lynx tezgahtara doğru başını kaldırdı.

"Gelişimci türü olarak yanılmıyorsam düşmüş bir gelişimcisiniz. O halde bunlara göz atın." Tezgahtar boyut yüzüğünden az miktarda teknik çıkardı. "Düşmüş gelişimciler için sadece 3 tekniğim bulunmakta. Bunlar tamamen rastlantı eseri çok uzun zaman önce loncaya geçmişti." Tezgahtar az sayıdaki tekniklere bakarak iç çekti. "Eğer bunlar ilginizi çekmezse iç öğrenci yada çekirdek öğrenci olmayı beklemelisiniz. Daha üst düzey  düşmüş gelişimci teknikleri orada tozlanıyor."

"Bana sahip olduğunuz tüm şeytan sürücülerine  ait teknikleri gösterin" Lynx tezgahtarın söylediklerini umursamadı.

"Peki o halde bunlar şeytan sürücü(kullanıcı) teknikleri." Tezgahtar tekrar boyut yüzüğünden istenilen teknikleri çıkardı. Tek fark bu kez onlarca olmasıydı. "Şeytan sürücüleri oldukça fazladır ülkemizde. Lakin bunlar yine de üst düzey teknik olarak sayılmazlar." 

"Önemli değil." Lynx teknikleri tek tek eline alıp incelemeye başladı. "Selamender kullanıcıları için olan bir teknik. Bu olmaz." Lynx tekniklerin hangi şeytanları kullanan gelişimciler için faydalı olacağını özet kısmına bakarak okuyordu. "Kırmızı vuruş. Alev türüne sahip şeytanları kullananlar için faydalı." 

"Anlaşılan burada bulamayacağız istediğim şeyi. Hatta bu ülkede bulabileceğime bile ihtimal vermiyorum." Lynx teknikleri incelemeyi bitirerek Zeng'e doğru döndü ve yürümeye başladı. 

"Genç bayan ne tür bir teknik aradığınızı söylerseniz. Size bir kaç tavsiyede bulunabilirim belki." Tezgahtar önündeki tatminkar olmayan kızın ifadesine bakarak yardımcı olmak istedi.

"Bir şeytan doğan tekniği arıyorum. Ama anlaşılan bu küçük lonca ve ülke..."

"Şe... şey... şeytan doğan mı?!!" Tezgahtar duydukları karşısında korku içinde sendeleyerek bir kaç adım geriye gitti.

"Anlaşılan duymuşsun." Lynx tezgahtarın ifadesine bakarak bahsettiği şeyi bildiğinden emin olmuştu.

"Sadece bir efsanede." Tezgahtar üzerindeki korkuyu atlatamamış olmasına rağmen cevap verdi.

"Hiç birşey asılsız değildir ve efsaneler, hikayelerin unutulunca oldukları şeydir." Lynx basit bir cevap vererek Zeng'le beraber uzaklaşmaya başladı.

"Şeytan doğan nedir Lynx?" Zeng tezgahtar ve Lynx'in arasında ki konuşmaların ve tezgahtarın tepkisini görünce merakına yenik düşmüştü.

"Ben gibi düşün. Tek fark en başından beri bir insan olarak doğan bir hayvan." Lynx kısa bir açıklamada bulundu.

"Nasıl yani? Sen bir insan olarak doğmadın. O halde nasıl?" Zeng hâla bir şey anlamıştı  ve kafası daha çok karışmıştı.

"Şöyle ki her canlı bir ruhla doğar. Hayvanlar hayvan ruhuyla doğar. İnsanlar insan ruhlarıyla. Fakat çok nadir ve çok küçük bir ihtimalle olan bir olasılık vardı. Bir insanın bir hayvan ruhuyla doğmasıdır." Lynx daha geniş bir açıklama yapmanın uygun olacağını düşündü. "Şeytan sürücüler tam olarak nasıl savaşıyor?"

"Tabiki anlaşma yaptıkları bedenleri kullanarak." Zeng bu basit sorunun cevabını biliyordu.

"Şeytan doğanlar bir anlaşmaya ihtiyaç duymazlar. Çünkü aslında kendileri bir şeytandır. Yani ruhları öyledir. Bu yüzden hiç bir şeytanla da anlaşma yapamazlar. Onların ruhları zamanla gelişir ve bedenleri de buna göre değişim geçirir. Mesela Bir şeytan doğan belli bir seviyeye geldiğinde istediği an insan bedeninden çıkıp doğuştan sahip olduğu şeytan ruhuna dönüşebilir. Ve isterse hayatının geri kalanı boyunca öyle yaşayabilir. Şeytan sürücülerde bu mümkün değildir. Yıllarca öyle kalsalar da bir sınırı vardır." Lynx bir an için duraksadı. "Sınırsız gözükse bile bir şeytan sürücü öldüğünde tekrar bedeni insan olur. Şeytan doğansa öldüğünde bedeni formunu korur. Bunun sebebiyse özünde aslında öyle olmasıdır." Lynx en basit açıklamayı yaparak adımlarını durdurdu ve  Zeng'e doğru baktı.

"Şimdi anladım bir şeyler sanırım. Peki tezgahtar neden öyle tepki verdi çok korkmuş gözüküyordu." Zeng Lynx'in anlattıklarından şeytan doğanları öğrenmişti fakat tezgahtarın korkusunun sebebini hâla anlamamıştı.

"Çünkü bir şeytan doğan siz insanlar gibi eğitim yapmasa da gelişir ve gelişim seviyesi sürekli artar. Neden diye sormana gerek yok çünkü özünde bir hayvan yani doğanın diğer hayvan ve bitkilere verdiği fırsatlara sahip. Fakat insan bedeninde doğduğu için gelişim için eğitimde yapabiliyor. Yani normal güçleri ve eğitim hızları çok çok fazla. Sanırım tezgahtarın korkmasının sebebi bir şeytan doğanın dünyanın tepesinde durmaya layık olduğunu bilmesinden kaynaklanıyor? Çünkü ölmedikleri sürece mutlaka ulaşacakları yer dünyanın tepesidir. Zirveye gelirlerse onları sadece zirvedeki başka bir Şeytan doğan yenebilir." Lynx tüm açıklamayı yapmıştı. "Ayrıca en nadir gelişimciler için bir sıralama yaparsak bir Şeytan doğan o nadirlikte bile bulunmaz. Çünkü tezgahtarın da dediği gibi sadece efsanevi bir gelişimcidir." 

"Peki sen neden öyle bir gelişim tekniği arıyorsun. Sonuçta sen insan bedeninde doğmadın?" Zeng hâla Lynx'in böyle bir tekniği kullanamayacağını düşünüyordu.

"Çünkü ben özelim. Ejderha kanına sahibim ve gereğinden çok ama çok önce insan bedenine kavuştum. Fakat bu insan bedeninde kalma sürem de sınırlı. Ayrıca tüm savaş gücümü açığa çıkaramıyorum. Bir şeytan doğan gelişim tekniğine sahip olabilirsem tekrar kaplan formuma dönmeden zirve gücümü açığa çıkartabilirim. Ve kaplan formunda kalmadan Siz insanlar gibi gelişim uygulayabilirim." Lynx böyle bir şeyi neden aradığını açıkladı.

"Anladım o halde bunu nasıl bulacaksın?" 

"Bu lonca, şehir ve hatta ülke bile aslında çok küçük. Dışarıda bundan sayısız kat büyük ülkeler var onlardan birinde bu teknik olmalı." Lynx bu tekniği gerçekten istediğini yüzüne yansıtmıştı.

Zeng ve Lynx bir süre daha etrafta gezdikten sonra lonca çarşısında kendilerine bir güzel ziyafet verdi. İkisi gerçekten onlara bakan öğrenciler tarafından kıskanılıyordu. Kısa kısa konuşmaları uzaktan izleyen öğrencilere bile beraber gerçekten iyi zaman geçirdiklerini hissettiriyordu.

"Zeng, Lynx demek buradasınız." 

"Thinker abla burada ne arıyorsun." Zeng kendilerine seslenen kişinin Thinker olduğunu görünce bir gülümsemeyle gelmesini izledi.

"Sizi görmek için mağarana gitmiştim ama yoktunuz. Bende sadece burada olabileceğinizi düşündüm." Thinker ikilinin önünde durarak baktı. "Lynx herkes seni konuşuyor. Ayrıca o öğrenciyi de yaraladığını bilerek senden biraz korkuyorlar sanırım."

"Boş versene zaten öldürülecekti. Ben belki hayatını bile kurtarmış olabilirim o gerizekalının." Lynx, Zeng'e velet diyen öğrenciyi hatırlayarak yüz ifadesini soğuttu.

"Nasıl yani?" Zeng şaşırdı.

"Gelişim dünyası acımasız. Hâla anlamadın mı? O geri zekalı bana öyle bir hazine gösterdi ve bunu diğer öğrencilerin önünde yaptı. Bununla da kalmadı fiyatını da söyledi. Yani ben onu yaralamasam bile o hazine için öldürülecekti. Aslında sanırım sadece ölümünü biraz erteledim. İyileşip geri döndüğünde o hazine için mutlaka öldürülecek." Lynx öğrencinin öyle yada böyle öleceğini düşünerek keyiflenmişti.

"Lynx doğru söylüyor Zeng. O öğrenci mutlaka öldürülür. Sahip olduğumuz hazineler her zaman bizim için birer sır olmalılar. Neyse yapacak bir şeyiniz kaldı mı? Yoksa artık yarışma için hazırlanmalısınız." Thinker buraya geliş amacını belli etmişti.

"Yapacak bir şeyimiz kalmadı demi Lynx?"


Zeng, Lynx'in başka yapacak bir şeyi olmamasını umuyordu. Lonca çarşısına geldikleri andan itibaren sıkıntı yaşamışlardı. Ayrıca demin yaptıkları ziyafetteyse Zeng'in lonca puanı neredeyse sıfıra inmişti.

"Hayır kalmadı." 

"O halde artık ormana gidelim sizlere bir iki bilgi vereceğim ve çalışmaya başlamanızı istiyorum. Ariana ve Mex çoktan hazırlanmaya başladılar onlardan geri kalmayın. Özellikle sen Zeng. En çok çalışması gereken sensin." Thinker sözlerini bitirdikten sonra ikilinin önünden ormana doğru yürümeye başladı.

üçlü grup bir süre boyunca sohbet ederek lonca ormanına doğru yürüdüler. Thiker ara ara onlar yokken lonca da ne gibi değişiklikler olduğunu anlatırken, Zeng anlamadığı yerlere dair sürekli sorular soruyordu. Lynx ise sadece sessizce ikisinin konuşmalarına kulak veriyor ve onların yanında duruyordu.  Üçlü zamanı böyle geçirerek tez vakitte lonca ormanına ulaşmışlardı.

Yürüyüş boyunca en çok rahatsız olan kişi ise Lynx'di sanki birisinin onları özellikle takip ettiğine dair biz his içerisindeydi. Fakat onları Lynx'den dolayı takip  eden bir çok öğrenci olduğundan dolayı kendisine net bir bir şey söyleyemiyordu.

"İşte geldik siz burada bekleyin birazdan dönerim. Bizi takip eden bu öğrencilerden anlaşılan kurtulmamız gerekli." Thinker ormanın girişinde durarak ikiliye beklemelerini söyledi.

Zeng ve Lynx, Thinker'ı dinleyerek onu kendilerini bıraktığı yerde beklemeye başladılar. Aradan 3-4 tütsü çubuğu zaman geçmişti ki Thinker tekrardan ikilinin yanına doğru geldi.

"Tamamdır. İç öğrenci alanından bize özel bir alan aldım oraya bizden başkası giremez. Şimdi oraya gidelim ve güzel bir eğitime başlayın." Thinker elinde bir küre tutarak arkadaşlarına ormanın içine doğru rehberlik etmeye başladı.