Sıfır İnananlı Tanrıça ile Isekai'yi Temizlemek - Sınıf Arkadaşları Arasındaki En Zayıf Büyücü

06 Mayıs 2020
Çeviri: deantrbl
Düzenleme: Residenttt
1359 Görüntülenme
Bu bölümü 25 Kişi beğendi.
Cilt 2

Takatsuki Makoto Harpielerin Yuvasını Buluyor

“Üzgünüm Nina-san, bana yardım ettiğin için.” (Makoto)

“Hayır hayır, Goshujin-sama bana mümkün olduğu kadar yardım etmemi söyledi.” (Nina)

Şu anda Laberintos'un içinde değildik, dışındaydık.

Zindanın dışından yeraltı gölünün tavanını hedefliyorduk.

Sadece Nina-san ve ben.

Nedeni, Gizlilik'i sadece 2 kişide kullanabilmemdi.

Sa-san, Beceri pratiğinin ortasındaydı.

Laberintos'ta Haritalama’yı 3 gün boyunca her köşe bucağı aramak için kullanmıştım ancak harpynin yuvasına giden bir yol bulamamıştım.

Harpiyler uçan canavarlardı, bu yüzden yürüyerek ulaşılamayacak bir yol olması mümkündü.

Ve böylece yeraltı gölü için bir avlu görevi gören alanın bulunduğu zindanın dışını keşfetmeye karar verdik.

“Ağaçlar zahmet verici.” (Makoto)

Zindanın dış kısmı, görüşü engelleyen kalın ağaçlarla doluydu.

“Takatsuki-sama, dikkatli ol. Zindanın içinde olmamamıza rağmen, hala canavar olma şansı var.” (Nina)

“Benim Tespit Becerim ve senin Gizlice Dinleme Becerinle fark edemeyeceğimizi sanmıyorum.” (Makoto)

Tavşan gibi görünen Nina-san, beatskinler arasında en iyi işitme duyusuna sahipti.

"Canavarlar var." (Makoto)

"Evet, onları atlatalım." (Nina)

Canavarların varlığını bulduğumuzda gereksiz savaşlardan kaçınmak için dolambaçlı yoldan gitmeye başladık.

Bu nedenle yol vaktimizi alıyordu.

“…”

“…”

Yavaş ilerlerken bitkileri bir kenara ittik.

Sessizlik devam ediyordu.

Hmm, tek bir düşünceli şey söyleyememem zordu.

Sakurai-kun gibi insanlar muhtemelen sohbet etmekte sorun yaşamıyorlardı.

Nina-san bana laf attığında böyle düşünüyordum.

“Takatsuki-sama, önceki dünyandan beri Goshujin-sama ile arkadaşsın, değil mi?” (Nina)

"Evet. Ancak, önceki dünyada 1 yıl boyunca beraberdik.” (Makoto)

Öyle olsa da Fuji-yan bana çok yardımcı olmuştu.

Hiçbir minnettarlık yeterli olmazdı.

“Takatsuki-sama'ya sormak istediğim bir şey var.” (Nina)

"Nedir?" (Makoto)

Fuji-yan hakkında bir şey mi?

“Goshujin-sama nasıl kızları sever?” (Nina)

Yani bu tür bir konuşma, ha.

Benim gibi bir yaşta kız arkadaşı olmayan birine sorsan bile...

Ama ben Nina-san'ın bana göz kulak oluyordu.

Buna nazik bir şekilde cevap vermeliydim.

“Aslında canavar kulaklı kızları sever.” (Makoto)

Bu gerçekti.

Hiç şüphe yoktu.

Canavar kulağı Bahçesi’nde içtiğimizde yaklaşık 100 kez canavar kulağının ne kadar harika olduğu hakkında bir konuşma duymuştum.

“Onu biliyorum ama…” (Nina)

Nina-san’ın uzun kulakları sarktı.

“Bir şey için tedirgin misin?” (Makoto)

“Ne kadar hamle yapmaya çalışsam da bana uymuyor.” (Nina)

“...”

“Daha önce, odasına oldukça riskli kıyafetlerle girdim ama hiçbir şey yapmadı…” (Nina)

Düşündüğümden daha ileri bir yetişkin muhabbetiydi!

İmkansız… Bu konuşma benim için çok fazlaydı.

Neden hiçbir şey yapmıyorsun Fuji-yan?!

Nina-san sevimliydi!

“Duygularımı fark etmiyor olabilir mi…?” (Nina)

“Hayır, bence durum böyle değil.” (Makoto)

%100 fark ediyordu, bu yüzden sorun yoktu!

Sonuçta zihin okuyabiliyordu!

“Hiçbir şey işe yaramazsa ona gece saldırmam gerekecek…” (Nina)

“…” 

Nina-san, bir tavşan olsan bile etobursun sen!

“Makkaren'in Feodal Lordu'nun kızının Goshujin-sama ile ilgisi var gibi görünüyor…” (Nina)

“Aah, Christiana-san, değil mi?” (Makoto)

“Pis biri! Goshujin-sama’nın Uçan Gemisinin seyrini güvence altına almak için çeşitli şeyler istedi.” (Nina)

İktidardaki bir kişi böyle çalışırdı.

"Bir dahaki sefere Fuji-yan'a sormaya çalışacağım." (Makoto)

"Lütfen sor!" (Nina)

Orada kolayca kabul etmiştim ama bunda sorun yok muydu?

Bu tür bir konuşma yaparken hedefe yaklaşıyorduk.

“Haritalama Becerime göre, yeraltı gölünün tepesine yakınız.” (Makoto)

“Takatsuki-sama'nın Haritalama Becerisi oldukça doğru çıkıyor. Böyle geniş bir alanı kapsayabileceğini düşünürsek.” (Nina)

Gerçekten mi?

Buna pek dikkat etmemiştim.

“Burada duralım. Harpyler var.” (Makoto)

“Evet, gözcüler. 3 tane.” (Nina)

Tespit ile sadece 2 tane yakalamıştım.

Nina-san'ın burada olması gerçekten iyiydi.

Bir süre izledikten sonra gözcü harpyler yerleri delikten çıkan harpylerle değiştirdi.

Kuşkusuz yuvaları orada bir yerlerdeydi.

“Yuvanın yerini daha net tespit ettik.” (Makoto)

“Gözcüler bir sorun olacak.” (Nina)

"Şimdilik geri dönelim." (Makoto)

Gizlice bizi fark etmeyecek şekilde Maceracı Şehir'e dönmeye başladık.

 ◇◇

“Ve böylece, harpylerin yuvasının yeraltı göl alanının üstünde olduğuna dair şüphe yok gibi görünüyor.” (Makoto)

“İşte orası…” (Aya)

Sa-san'ın gözleri keskinleşti.

Fujiwara, “Bir parça iyi haber var-desu zo,” diyordu.

“Sakurai-dono ve Güneş Şövalyesi Düzeni, Tabu Ejderhasına boyun eğmiş gibi görünüyor.” (Fujiwara)

"Ah! Maceracı Loncası'nın bugün gürültülü olduğu doğruydu. Demek sebebi buydu." (Lucy)

Loncada bilgi toplayan ve eğitim gören Lucy, aydınlanmayla alkışladı.

“Hoh, Sakurai-kun'dan beklendiği gibi. Laberintos'a geldiğinden bu yana 1 hafta bile geçmedi ancak hâlihazırda boyun eğdirmeyi tamamladılar.” (Makoto)

“Bununla ilgili, daha tamamlanmamış görünüyorlar.” (Fujiwara)

“Bununla ne demek istiyorsun, Goshujin-sama?” (Nina)

Görünüşe göre 3 Tabu Ejderhası var. (Fujiwara)

“Eh? O kadar çok mu?!" (Makoto)

Kulağa kötü haber gibi geliyordu.

“O zaman bu Laberintos'taki canavarların eylemlerinin tuhaf kalacağı anlamına geliyor…” (Lucy)

Lucy’nin morali bozulmuştu.

Ne de olsa son zamanlarda zindana girememişti.

“Peki, harpyyi ne zaman yeneceğiz?” (Aya)

Sa-san'ın sesi sertti.

“Tabu Ejderhaların hepsine boyun eğdirildikten sonra bunu yaparsak daha güvenli olacağını düşünüyorum…” (Fujiwara)

"Ne zaman?" (Aya)

“Henüz söyleyemem…” (Fujiwara)

Bu sefer Tabu Ejderhası’na boyun eğdirmeyi başarsalar bile, bir dahaki sefere bunu yapacaklarına dair bir güvence yoktu.

Laberintos büyüktü ve Güneş Şövalyesi Düzeni’nin kazanacağı net değildi.

“3 gün sonra harpylere boyun eğdirelim. En azından Ruh Büyüsü’nü yeterince güçlendirelim. Ayrıca Lucy’nin büyüsü hazır olana kadar bekleyelim.” (Makoto)

“Lucy-san, 3 gün içinde hazır olur musun?” (Aya)

“Gözlerin korkutucu, Aya… Anladım! Bana bırak." (Lucy)

"O zaman halloldu." (Nina)

Nina-san herkese baktı.

Ben devraldım.

"O zaman, 3 gün sonra Harpy Kraliçesine boyun eğdirelim." (Makoto)

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Madara4Sama (10 puan) Üye
2022-05-18 07:17:39
Ya mc sakurai değil sensjn
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-01-17 21:18:04
Bak adam bu dünyanın ana karakteri gibi ama esas mc sensin makoto güçlen biraz
FiLUcTuBaBy (98 puan) Üye
2022-02-07 21:43:55
@Pika-sama, acı çekerek ölür o muhtemelen
DasanDra (148 puan) Üye
2020-08-02 23:02:01
Bölüm için teşekkürler elinize sağlık
Ker!m (339 puan) Üye
2020-05-07 23:33:28
Çeviri ve edit için teşekkürler.
JNXL (1237 puan) Üye
2020-05-06 20:10:21
KIzların kişisel problemlerine karışma Makoto. Onlar ejderhadan daha tehlikeli olabiliyor. Ellerinize sağlık teşekkürler.