Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

16 Temmuz 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1269 Görüntülenme
Bu bölümü 37 Kişi beğendi.
Cilt 16

İblis Lordu’nun Eşinin Taarruzu

“İşte döndüüük.”

“Evet, döndük.”

 

Mağaranın içindeki kapıdan adımımı atıp asıl taht odasına girerken, Lefi’yle geldiğimizi haber vermiştik.

 

“Eve hoş geldin hayatım!”

“Eve hoş geldin hayatım!”

 

Aniden hem Lyuu hem de Nell tarafından karşılanmıştım. İkili sözlerini, yapabildikleri en tatlı, en tutkulu şekilde dile getirmiş ve hatta üzerine bir de öpücük kondurmuşlardı. İki kız da, tam olarak aynı, önceden çalışılmış olduğu belli olan pozu takınmıştı. Dekoltelerini ön plana çıkarmak için kollarını geriye çekip öne doğru eğilmişlerdi.

 

“...Pekala, şimdiden çok aç hissediyorum. Akşam yemekte ne var Leila?” İki kızın da yanından geçtim ve aklının başında olduğuna güvendiğim tek kişiyle konuşmak için mutfağa doğru ilerledim.

“Bu akşam doria yiyeceğiz efendim.”

“Doria mı? Güzel. Doria’yı severim. Sabırsızlanıyorum.” [1]

“B-bu da ne demek oluyor şimdi, efendim!? Bizi öylece göz ardı edemezsin!” Lyuu arkasını döndü ve omuzlarımdan tutarak mutfağa doğru ilerlememi umutsuz bir şekilde denemeye çalıştı. “En azından bize nasıl hissettiğini söyle! Hadi ama! Her şey olur! Biz, senin şirin eşlerin, seni nasıl da şaşırtmaya çalışıyoruz baksana! Nasıl seksi pozlar verdiğimizi görmüyor musun!?”

“Seksi mi...? Utanç verici demek mi istiyorsun?” Diye sordum. “Şu anda ikinize de bakamıyorum.”

“İşte bunun sebebi, cidden işe yarıyor olması değil mi?”

 

Sizi bilmem ama, şu durum, bana sadece başkası yerine utanma hissi veriyor. Belli ki, kızların kendini utandırdığını düşünen tek kişi ben değildim. Hatta, Nell öyle utanmıştı ki, yüzünü bir köşeye çevirmiş, yere çömelmiş ve elleriyle yüzünü kapamıştı. Kulaklarına kadar tamamen kıpkırmızı olmuştu. Yani bu fikir, belli ki Lyuu’nun diğer “parlak” fikirlerinden biriydi.

 

Savaş kurdunun aksine kahraman, başından beri utangaçlık emareleri gösteriyordu. Hatta, öpücük yolladığı ana geldiği anda titremeye başladığından, bunu tamamlayana kadar kendini gerçekten zorluyor gibi görünüyordu.

 

“...Bu aptal pozu nereden öğrendiniz bu arada?” Diye sordum.

“Çocuklarla oynarken bu hareketi onlara gösterdiğini görmüştüm efendim. Ve ağzını kulaklarına çıkaracak kadar güldürdüğünü hatırlıyorum.” dedi. “Çocuklardan, yetişkinlere göre daha çok etkilendiğinizi biliyorum, ama bizim de yapmamızın hoşuna gideceğini düşündüm.”

“...Pekala, açıklamam gereken çok şey var. Ama her şeyden önce, sanki bir çocuk istismarcısıymışım gibi söylemez misin? Çünkü değilim.”

“Değil misin...? Gerçekten mi...?” diye sordu Nell, gözleri şaşkın bakarak.

“Neden buna bu kadar şaşırıyorsun...?”

 

Hiç hoşnut değildim. Evcilik oynadığımız zamanlarda kızlara kesinlikle bir sürü saçma şey öğrettim, ama bunun sebebi iğrenç bir sapık olmam nedeniyle değildi. Ağzım kulaklarıma varmış bir şekilde sırıttığımı bilsem de, bunun sebebi haz aldığım için değildi. Aksine, bu iki zıtlığın aynı anda bulunması, ironik olarak beni eğlendirmişti. Bunu duydun mu FBI? Bu sadece gırgırınaydı. Ben masumum. Ve kesinlikle cinsel sapık değilim. Kesinlikle.

 

Lyuu ile konuşurken geçirdiğim zaman, Nell’in utangaçlığını biraz da olsa atmasını sağlamıştı. Ellerini yüzünden çekti ve bize doğru döndü. “Gördün mü Lyuu? Bunun işe yaramayacağını söylemiştim.” diye homurdandı, “Yuki’yi sadece çocuklar tahrik eder! Onu şaşırtmamızın imkanı yok!”

“Bu doğru değil Nell! Eminim efendim gerçekten mutludur. Bahse girerim, utandığından, duygularını göstermemek için elinden geleni yapıyordur. Hala sırıtıyor, sadece içinden.” dedi Lyuu. “Bu hareketi bizim yapmamızla, küçük kızların yapması arasındaki fark, onları yaparken gördüğünde kendini tutamayacak kadar heyecanlandığı için, gülümsemesinin ortaya çıkmasına engel olamıyor oluşu.”

“Kızlar, lütfen. Tüm konuşma, çocuklardan etkilendiğim yargısına dayanarak ilerliyor. Ki etkilenmiyorum.” dedim. “Kesin şunu artık.”

 

İkisi de söylediklerimi herhangi bir şekilde kabul etmediklerinden sinirimi bozmuşlardı, ama en azından bu konu hakkında konuşmayı kesmişlerdi. Asıl sebebi, Lefi’nin konuya dahil olmaya karar vermesiydi.

 

“Onu etkilemek için gerçekten de elinden geleni yapıyorsun Lyuu.”

“Tabii ki yapıyorum!” diye ilan etti, azimli bir şekilde. “Artık sıradan bir hizmetçi değilim! Ben de efendimin eşlerinden biri oldum!” Hizmetçinin yüzü konuştukça, yavaş yavaş kızarmıştı. “Ve bu da onu gerçekten mutlu etmem gerektiği anlamına geliyor!”

 

Bunu kabul etmek beni neredeyse fiziksel olarak yaralasa da şu koca utangaç gülümseme kendi çapında bayağı şirindi. Gerçi, babasına göre Lyuu ve ben evlenmiş olsak da pek bir şey değişmemişti. Savaş kurdu hala bir hizmetçiydi. Hala hizmetçi kıyafeti giyiyor ve hizmetçi işleri yapıyordu. Aynı şekilde, Leila ile arasındaki güç dinamiği de tamamen aynı kalmıştı.

 

Ama değişen tek bir şey vardı. İlişkimiz. Artık efendi ve hizmetçisi değil, karı ve kocaydık. En azından ismen. Her ne kadar pek farklı davranmıyor olsam da Lyuu, bütün eşlerin yapması gereken şeyleri deneyerek beni olabildiğimce mutlu tutmaya çalışıyordu.

 

Bir erkek fatma gibi büyümüş olmasına rağmen, kurt hizmetçi yeni evli hayatından gerçekten çok hoşlanmış gibiydi. Görünüşe göre hep, gelin olacağı ve daha kızsal tarafının serbest kalacağı günün hayalini kurmuştu. Sadece bu olsa sorun değildi. Tam tersi, bunu çok şirin buluyordum. Ya da en azından kafası, gerçek dünyaya getirmeye çalıştığı hayallerle dolu olmasaydı; hayal gücü onu, karakterine uymayan, gerçek dışı ya da garip nedenlerden dolayı saçma olan senaryolar türetmesine sebep oluyordu. Yaşamaya çalıştığı her bir hayal, içinde hep yanlış bir şeyler barındırıyordu. Lyuu, çok zeki bir kız değildi. Sanırım bu biraz beklenen bir şey.

 

Çıkageldiği abartı hayal edilmiş senaryolarıyla, Nell’in neredeyse hiçbir şeye hayır diyememesini mikserle karıştırdığımızda, görebildiğim tek şey, kahramanın sicilinde bir leke, yıllar sürecek utangaç bir hatıraydı. Yapay olarak tabii. Kendime not: Nell’e, unutur unutmaz utanç verici davranışlarını hatırlat.

 

“Hadi ama Lefi! Senin de yapıp efendimi şaşırtman gerek!”

“Ben... yapamayacağım.”

“Nasıl ya!? Hadi Lefi! Yap hadi!”

“...Biliyor musun... Bu kulağa pek kötü gelmiyor. Zaten kafamda canlandırdım ve aslında bunu olduğunu birazcık görmek istiyorum.” dedim.

“İ-istiyor musun!?” diye ciyakladı ejderha.

 

Heh. Zokayı tamamen yuttu. Denediği anda parmağımla gösterip kıçımla güleceğim. Şimdiden ne kadar saçma görüneceğini görebiliyorum.

 

“Hadi ama Lefi! Şimdi gerçekten yapman gerek!” dedi Lyuu. “Efendim bile yapmanı istediğini söylüyor! sen de bizim gibi yap ve onu gülümsetmek için elinden geleni yap!”

“B-ben iki taraf için de o kadar eğlenceli olacağını düşünmüyorum.”

 

İsteksiz gümüş saçlı bakire yardım istemek için, henüz ona ihanet etmemiş tek arkadaşına doğru baktı. “S-sen ne dersin Nell? Lyuu’nun planının bir kurbanı olarak, böyle bir saçmalığa kalkışmam için çok az sebep olduğuna katılmıyor musun?”

 

“...Sadece yap Lefi.” diye homurdandı kahraman. “Ben yaptıysam, senin de yapman gerek.”

“Lanet olsun.” diye homurdandı ejderha. “Kızgınlık ve pişmanlığın tarafından ihanete uğrayacağımı beklemiyordum.”

“Gördün mü Lefi? Bununla savaşamazsın.” Dedim. “Hadi.”

“Evet, hadi Lefi! Yap şunu!” diye ekledi Lyuu, diğer kızın elbisesini çekiştirirken.

 

Onu ikna etmek için yaptığımız sıkı denemelerimiz, nihayetinde ona geçmişti. “Peki... yapacağım, daha fazla zorlamayın artık.” Lefi gıcık olmuş bir şekilde iç çekti, bir adım ileri attı, bize doğru baktı, boğazını temizledi ve derin bir nefes aldı. “E-eve h-hoş geldin h-hayatım!” Birkaç dakika önce diğer ikisinin yaptığı pozun aynısını yapıp, etrafında dönüp öpücük atarken, sözlerine birkaç kez takılmıştı.

 

Kritik vuruş. Bir elim göğsümde geriye birkaç adım atarken, gözlerim ardına kadar açılmıştı. Eğer bir şey içiyor olsaydım, kesinlikle püskürtmüştüm. Gözlerimi onda tutmamın imkanı yoktu. Yoldan tamamen çıkmamak için gözlerimi kaçırmaktan başka seçeneğim yoktu.

 

“G-gördün mü? İyi olmayacağını söylememiş miydim? Bunu yapmam için beni kandırmanıza izin verdiğime inanamıyorum!”

“Hayır, şey...” onu düzeltmeye çalıştım, ama kelimeleri şaşırmıştım. Fazla sarsılmıştım. Gözlerini bana doğru çevirirken kekelemesi ve kızarması, beni en can alıcı noktalarımdan vurmuştu. Ve gönderdiği öpücük tam kalbimden vurmuştu. Büyüleyici çekiciliği ve her zamanki davranışı arasındaki fark öyle büyüktü ki, sadece saldırısının büyüklüğünü artırmaya yaramıştı. Japon terimi “gap moe”nun yaratılma sebebi, tam olarak bu tarz durumlardı. [2]

“V-vay canına...” dedi Lyuu korkudan titrerken. “Lefi’nin efendimin kalbini ilk çalan kişi olduğunu biliyordum ama, bu kadar iyi olduğunu gerçekten düşünmemiştim.”

“D-değil mi? B-bu gerçekten çok etkiliydi.” diye onayladı, tamamen başka sebeplerden dolayı kızarmış Nell, “Kız olmama rağmen beni bile etkilediğini hissettim.”

 

Kahramanın diğer kıza olan bakışı endişe vericiydi. Benim kadar büyülenmişti. Vay be Nell. O taraklarda bezin olduğunu bilmiyordum. Lyuu’nun tepkisi mi? Hayır, yorum yok.

 

Eğer Leila kafasını mutfaktan dışarı çıkarmış olmasaydı, üçümüz de Lefi’nin ezici gösterisi yüzünden sersemlemiş halde kalacaktık. “Akşam yemeği yakında hazır olur. Bana yardım ediyor olman gerekmiyor mu Lyuu?”

“D-doğru, tamamen unuttum! Bir saniyeye geliyorum!” Şoktan kurtulan ilk kişi, görevlerini yerine getirmek için sahneyi terk eden Lyuu’ydu.

“Yemeğe geç kalmamaları için çocukların almaya gitsem iyi olacak.” Sonraki, kahramanlık azmini kullanarak bulunduğu durumdan kurtulan Nell’di. Yüzündeki şapşal ifade yerini nazik bir gülümsemeye bırakmıştı. “Onları nerede bulacağımı biliyorum, o yüzden kısa sürede gelirim. Benim için Lefi’ye göz kulak ol olur mu?”

“E-Evet, tabii?”

 

Kapıyı, buna çoktan alıştığını gösteren şekilde kurcaladı ve çıktıktan sonra kapıyı arkasından kapadı. Bunu birkaç kez söylediğimi biliyorum ama, vay be. Burada yaşamaya gerçekten de alıştı, değil mi? Demek istediğim, sorun değil, ama yine de bir sorun. Etrafındaki aptalların onu etkileyip bozması yerine, aslında olduğu havalı kahraman olarak kalmasını umuyordum.

 

Ve sadece ikimiz kalmıştık. Geride kalan son iki kişi Lefi ve bendim. Ona bakmamak için elimden geleni yaparken, o somurtuyordu.

 

Arkasına geçip bir elimi omzuna atarken, yüzümde küçük bir gülümseme belirdi. “Hey Lefi.”

“...Ne var?” diye homurdandı.

“O şeyi tekrar yaparak bana bir iyilik yapar mısın?” Diye sordum. “Tercihen, hizmetçi kıyafeti giyerken.”

“Kesinlikle olmaz!”

 

Peki öyleyse. Bu, ondan aldığım en sert reddi.

Çevirmen Notu

[1] Doria: Fırında beşamel soslu, peynirli pilav yemeği.

[2] Gap Moe: Bir karakterin normalde yaptığı şeylerle zıtlık yaratan bir şey yaparak, şirin bir şekilde çekici gelmesi durumu.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-02-09 18:58:01
Bende görmek isterim Asdasdasdasd
makessense (10 puan) Üye
2021-04-25 17:48:43
Bölüm için teşekkürler
Shin (95 puan) Üye
2021-04-24 08:02:56
Çeviri ve edit için teşekkürler.
Eyisha (198 puan) Üye
2020-09-14 05:54:55
Novel çok iyi ama asıl komik yapan şey çeviri çok iyi zokayı yuttu ne amkkfksjdksjdjajdoajdoakdoaidoskxos çeviri mükemmel
STERBEN (225 puan) Üye
2020-08-12 12:58:45
Bölüm için teşekkürler.
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-29 19:59:31
Bölüm için teşekkürler
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-07-17 13:52:46
@Residenttt, novel kaçıncı bölüme kadar gidiyor biliyormusun ? cevaplayabilirsen sevinirim teşekkürler.
Residenttt (54059 puan) Yönetici
2020-07-17 15:32:54
@ASİLZADE, İngilizcesi hali hazırda 275. bölümde ve devam ediyor.
Ulaş (1600 puan) Üye
2020-07-17 12:14:44
Herşey çok güzel de, sizce de bu çocuk istismarı olayı fazla uzamadı mı ? Artık güldürmüyor.
Kaptan bijon (103 puan) Üye
2020-07-17 10:39:19
200 den sonra bölüm varmı?
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-07-17 03:28:59
👏👏👏
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-07-17 01:32:10
Çeviri için teşekkürler
darkrai (79 puan) Üye
2020-07-16 19:04:08
bölüm için teşekkürler
Kaptan bijon (103 puan) Üye
2020-07-16 17:56:03
Tekardan ceviren ve düzenleyenlerin elerine sağlık
Kaptan bijon (103 puan) Üye
2020-07-16 17:55:39
Güzel bir bölümdü
ThisIsTurk (88 puan) Üye
2020-07-16 16:38:06
Ellerinize sağlık