Bir İblis Lordunun Hikayesi: Zindanlar, Canavar Kızlar ve İç Isıtan Bir Mutluluk

21 Mayıs 2020
Çeviri: zibillionbytes
Düzenleme: Residenttt
1393 Görüntülenme
Bu bölümü 32 Kişi beğendi.
Cilt 11

Bir Başka Küçük Kızın Bir Günü

“Pekala kızlar, öğle yemeği zamanı!” Tanıdık bir sesin onu çağırdığını duyan Enne, saklandığı uzun çimenlerin arasından dışarı çıktı. “Hey Enne. Diğer herkes nerede?”

 

Avluda kendi halinde duran kapılardan biri açılmıştı. Doğal olarak Enne, kapının öteki tarafında daha çok avlu görmeyi bekliyordu. Ama bunun yerine gizemli kapı, herkesin yaşadığı odayı göstermişti. İçeriden, kendisiyle aynı saç rengini taşıyan bir adam, tüm kalbiyle hayran olduğu efendisi, sonsuza kadar yanında kalmak istediği kişi çıkmıştı.

 

“Saklambaç oynuyoruz.” dedi Enne.

“Sanırım bu neden herkesin kayıp olduğunu açıklıyor.” dedi. “Ne kadar uzağa gidebiliyorsunuz? Sadece avlu mu?”

“Hıhı.”

 

Her ne kadar kılıcın efendisi küçük bir alan gibi bahsetmiş olsa da, avlu pek de ufak sayılmazdı. Avluya çok emek harcamıştı ve saklambaç oynayabilmek için biraz fazla büyük gibi görünüyordu. Ama kızlar enerjiyle dolup taştıkları için, bunu bir sorun olarak görmemişlerdi.

 

Şu anki oyun seansının kuralları, olabildiğince adil hazırlanmıştı. Efendisinin onlara verdiği oyuncak bebekleri kontrol eden heyulalar, bu sayede ağaçların ya da duvarların içine saklanamayacaktı. Ve özellikle avluyu seçmiş olmalarının sebebi de Enne’in, hareket mesafesini en yükseğe çıkarmak için yakında bir banka konmuş asıl halinden yüz metre öteye gidememesiydi. Enne’in kendisi kafasına takmamış olsa da diğer çocuklar bunu büyük bir mesele olduğunu düşünmüş ve isteklerinin karşılanması için yerini değiştirmişlerdi.

 

“Bu kulağa gerçekten eğlenceli geliyor.” dedi efendisi gülümseyerek.

 

Bunu görür görmez Enne’in yüreği sıcaklıkla dolmuştu.

 

“Peki, ne diyorsun? Herkesle arkadaş olabilecek misin?” diye sordu.

“Hıhı.” Enne başını salladı. “Herkes gerçekten çok nazik.”

 

Enne sessizdi. Hala pek konuşmuyordu. Ve buna rağmen diğer kızlar onu çabucak kabul etmiş ve kendi oyunlarına dahil etmişlerdi. Diğerlerinin onunla çok ilgili olması onu biraz utandırıyordu, ama yine de mutluydu.

 

“Bunu duymak güzel.” dedi efendisi.

 

Diğerleriyle iyi geçindiğini duyunca mutlu olan efendisi, kocaman, pürüzlü ve sıcak elleriyle başını okşamaya başladı. Bu his onu öyle rahatlatmıştı ki, Enne, farkında olmadan kendi ellerini onunkinin üzerine koymuştu. Hatta okşamaya devam ettiğinden emin olmak için elini başına doğru bastırmaya bile çalıştı.

 

Ama sonra ne yaptığını fark etti. Hemen paniğe kapıldı ve ellerini çekerken neden böyle yaptığını sorguladı. Kafası karışmıştı. Ne yapacağını bilemedi. Afalladı. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Davranışlarının saygısızca olabileceğini ve efendisini mutsuz edebileceğini düşündü. Enne hala yeni formuna alışamamıştı. İlgisini en iyi nasıl göstermesi gerektiğini bilmiyordu.

 

Ama Yuki bunu kafasına takmamıştı. Hatta, ifadesiz kızın paniğini, başını okşamaya devam ederken kıkırdadığı için, nispeten eğlenceli bile bulmuş gibiydi. Yüzündeki gülümseme, yaptıklarının onu rahatsız etmediğini Enne’e düşündürmüştü. Bunu fark eden Enne, gerginlik halinden kurtuldu ve ne yapacağını bilemezken etrafta salladığı kollarını indirdi. Sakinleşti ve aynı bir ev kedisi gibi başının okşanmasına izin verdi.

 

Yüzünün kızardığını biliyordu, ama, asla nahoş diyemeyeceği efendisinin dokunuşunun sessizce tadını çıkartmaya devam ediyordu. Çok geçmeden arkasından gelen bir ses duydu.

 

“İşte buradasın Enne! Sonunda seni buldum!” diye bağırdı Illuna, zafer edasıyla. “Ah, merhaba Yuki.”

 

Yanında Shii ve heyulalar tarafından ele geçirilmiş üç oyuncak bebek de vardı, ki bu Enne’in grubun içinde son bulunan kişi olduğunu gösteriyordu. Üç heyula efendilerini görür görmez, etrafında mutlu bir şekilde uçuştu ve onu ortalarına aldı.

 

“Siz kızlar gerçekten enerji dolusunuz.” diye güldü.

 

Sonra etrafında süzülen üçlüyle oynamak için elini Enne’in başından çekti.

 

“Oh...” kılıcın ağzından üzgün bir ses çıktı. Bunun ağzından çıkacağının farkına varmadığı için kendini zamanında durdurmayı başaramamıştı. Enne, ağzını kapatabilmek için hemen ellerini kaldırdı, ama bunun için çok geçti. Birden çıkan ses efendisinin ve etrafında süzülen üç heyulanın birden ona bakmasına sebep oldu.

 

Rei, Rui ve Lowe birbirlerine baktılar ve gizli bir anlaşmayla başlarını salladılar. Sonra birden Enne’in arkasına uçtular ve ele geçirdikleri oyuncak bebekleri kullanarak onu efendisine doğru ittiler.

 

Bir şeyler demeye çalıştı ama ağzından sadece anlaşılamayan, panik kekelemeleri çıkmıştı.

 

Efendisi, Enne’in isteği dışında kendine getirilmesini izlerken sırıtmıştı. Yeterince yaklaşınca, bir koluyla bacağını sardı ve onu havaya kaldırdı.

 

“Efendi...”

 

Bir süre panikledikten sonra sonunda kekeleyerek bir kelime çıkarabilmişti, ama o buna aldırmamıştı.

 

““Pekala çocuklar, öğle yemeği zamanı. Yemeğinizi yedikten sonra istediğiniz kadar oynayabilirsiniz.” dedi. “Rei, Rui ve Lowe siz de bizimle gelebilirsiniz. Yemek falan yiyemediğinizi biliyorum, ama etrafta bizimle takılırsanız daha eğlenceli olur, değil mi?”

 

Üç oyuncak bebek, başlarıyla onayladı. Aynı şekilde Illuna ve Shii de öğle yemeğine gitme niyetlerini sesle dile getirmişlerdi.

 

Kız formu ellerinde olan Yuki, Enne’in gerçek vücudunu diğer eliyle aldı ve asıl taht odasına açılan kapıya doğru ilerledi.

 

“Aferin sana Enne!” Efendisinin yanında yürüyen Illuna, kafasını kaldırıp Enne’e baktı, kıkırdadı ve kocaman gülümsedi.

“Hıhı...”

 

Kılıç kız nedenini tam olarak bilmese de, şu halde görünmekten çok fazla utandığını hissetmişti, bu yüzden Illuna’nın sözlerini başıyla onayladıktan sonra efendisinin omzuna yüzünü gömmüştü.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Shin (95 puan) Üye
2021-04-20 16:28:35
Çeviri ve edit için teşekkürler.
DasanDra (148 puan) Üye
2020-07-27 17:09:25
Çeviri ve edit için teşekkürler elinize sağlık
Ulaş (1600 puan) Üye
2020-07-01 20:42:03
Ama çooook tatlıııı :3
Kunai 52 (151 puan) Üye
2020-05-26 04:07:39
Çeviri ve edit için teşekkürler.
STERBEN (225 puan) Üye
2020-05-23 22:06:10
Çeviri için teşekkürler
Sadecesama (301 puan) Üye
2020-05-23 15:53:02
Bizim biricik Enne'miz utanırmışdaa~ Yeriz biz senii. Çeviri için teşekkürler, ellerinize sağlık. Bölüm çok güzeldi :)
ASİLZADE (3982 puan) Üye
2020-05-22 19:40:02
Yukinin etrafında loliler çoğalıyor loli sever sapık yazar :D
Sadecesama (301 puan) Üye
2020-05-23 15:51:22
@ASİLZADE, şimdiye kadar okuduğum en haklı yorum 😂
maahhaam (4749 puan) Üye
2020-05-22 10:42:05
Çeviri için teşekkürler
bcennet11 (75 puan) Üye
2020-05-21 22:04:01
Bruh
bcennet11 (75 puan) Üye
2020-05-21 22:03:54
E. S
Ker!m (339 puan) Üye
2020-05-21 19:58:50
Çeviri ve edit için teşekkürler. 😝
DeliDana (2871 puan) Üye
2020-05-21 19:03:21
emeğiniz için teşekürler, kolay gelsin.
Krano (23 puan) Üye
2020-05-21 18:40:35
E.S.