Sıfır İnananlı Tanrıça ile Isekai'yi Temizlemek - Sınıf Arkadaşları Arasındaki En Zayıf Büyücü

14 Mayıs 2020
Çeviri: deantrbl
Düzenleme: Residenttt
1238 Görüntülenme
Bu bölümü 26 Kişi beğendi.
Cilt 3

Fuji-yan Yeni Bir İşe Başlıyor

“Hoş geldiniz. Bunu denemek ister misiniz?” 

“Şu anda bir promosyon yapıyoruz. İlk 30 müşteri %10 indirim alacak.” 

Bugün Fuji-yan'ın yeni işine ortak olmuştum.

Ya da ben öyle diyordum sadece izliyordum.

Müşteri aramayı düşünmüştüm ama broşürleri dağıtanlar sevimli kedi kulaklı ve tilki kulaklı kadın çalışanlardı.

Evet, bir erkeğe gerek yoktu.

Komutada Nina-san vardı.

Hemen talimatları veriyordu.

“Satışlar nasıl?” (Makoto)

“Bu popüler-desu zo. Sen nasılsın, Takki-dono? ‘Materyal’ yapımı iyi gidiyor mu?” (Fujiwara)

“Bol miktarda yer var.” (Makoto)

“Çok iyi.” (Fujiwara)

İyi gittiğini gördüğüme sevindim.

“Ne yapıyorsun Makoto?” 

“Fujiwara-kun’un mağazasında yarı zamanlı iş mi?” 

Lucy ve Sa-san uğradılar.

“Fufufu, ortaklar-desu zo olarak yeni projemiz!” (Fujiwara)

“Fuji-yan ile yeni bir işe başladım.” (Makoto)

Bana yardım etmek karşılığında, Kötü bir Tanrı inanana.

“Bu nedir?” 

Sa-san satılık eşya kutusuna bakıyordu.

“Wah, soğuk! Bu buz mu?” (Lucy)

Lucy içine dokundu ve sarsıldı.

“Takki-dono, Ruh Büyüsü ile 1 yıl erimeyecek bir buz yaptı. Bunu bir kutuya koyduk ve bir buzdolabı-desu zo olarak satıyoruz!” (Fujiwara)

“Heeh~, yani bu dünyada buzdolabı yok mu?”, modern kız Sa-san'ın söylediği şey buydu.

“Buzdolabı nedir?”, Lucy sordu.

“Yiyecek ve içecekleri soğutan bir kap. Geldiğim dünyada herkesin sahip olduğu bir şeydi.” (Makoto)

“Ooh, kulağa hoş geliyor. Ama erimeyen buz yapabiliyor musun?” (Lucy)

“Su Büyüsü ve Ruh Büyüsü’nü birleştirerek, ‘Makkaren'den çıkarmazsan bir süre erimeyen buz.’” (Makoto)

Gerçekte, her şeyi ruhlara bırakan bir büyü idi.

Makkaren'in Ruhlarından isteyerek onların donmuş hallerini sürdürmelerini sağlamıştım.

Tabii ki, farklı bir yere götürülürse kolayca eriyeceklerdi.

“Vay canına, o zaman kesinlikle satacak! Fazla kazanıyor musunuz?” (Aya)

“Aslında, satışların başlangıcındayız, bu yüzden iyi-desu zo gidiyor.” (Fujiwara)

Fuji-yan, Sa-san’ın sorusuna kıkırdadı.

“Şu anki yetkinliğim ile bunu koruyabildiğim süre 1 yıl. Elimden gelenin en iyisini yapsaydım 2-3 yıla kadar uzatabilirdim.” (Makoto)

“Takki-dono'dan, eğitiminde yaptığı buzların anlamsız bir şekilde biriktiğini duydum. Bu yüzden kullanılabileceğini düşündük.” (Fujiwara)

Her seferinde onları eritmek eziyetti.

“Aah, Şimdi düşündüm ki Mary-san loncanın arkasındaki suyolunun neden son zamanlarda donmakta olduğunu merak ediyordu. Demek yaptığın buydu, Makoto.” (Lucy)

“Mary-san tarafından yakalandıktan sonra son zamanlarda düzgün bir şekilde buzu eritiyorum.” (Makoto)

Ne zaman erimeyen buz yapıp öylece bıraktığımda öğrenirdi ve bana bağırırdı.

“Takatsuki-kun, eğitimini gerçekten aşk ile yapıyorsun. Aynı şekilde seviye atlamayı da.” (Aya)

Sa-san güldü.

“Siz ikiniz ne yapıyorsunuz?”, Fuji-yan sordu.

“Lucy'nin bana şehirde rehberlik etmesini istedim ve belki de biraz alışveriş yapmak.” (Aya)

“Eğer durum böyleyse beni de davet edebilirdiniz.” (Makoto)

Biz üç kişilik bir gruptuk, değil mi? Biraz üzüldüm.

“Makoto, Aya'nın iç çamaşırını birlikte seçmek ister miydin?” (Lucy)

Lucy bana soğuk gözlerle soruyordu.

“Sorun yok. Hadi birlikte gidelim,” dedi Sa-san gülümserken.

“Aah… hayır, sorun değil.” (Makoto)

Evet, siz kızlar beraber gitmeye devam edin.

“Birazdan malın stoğu kalmayacak, hep beraber yemek yemeye ne dersiniz?” (Nina)

Belli ki Nina-san çalışanlarına talimatlar vermeyi bitirmişti, buraya geldi.

“Bana uyar~” (Lucy)

“Hadi gidelim, hadi gidelim~” (Aya)

Görünüşe göre hep birlikte akşam yemeği yiyecektik.

◇◇

“Bu yeni işin başarısı için!” 

“““““Şerefe!”””””

Yeni ürünün yüksek satışı nedeniyle Kedi Kulağı Bahçesi’nde kutlama yapıyorduk.

“Dostum, Takki-dono'nun Ruh Büyüsü çok kullanışlı~” (Fujiwara)

“Makoto-sama'dan beklendiği gibi!” (Nina)

Fuji-yan ve Nina-san beni övüyorlardı.

Bu ikisi her zaman hemen beni pohpohlamaya başlardı. Yine de bunu sevmediğim söylenemezdi.

“Şu anda sadece Makkaren ve Laberintos'ta kullanılabilir.” (Makoto)

Sarımsaklı et ve zeytinyağlı makarna yerken cevapladım.

Bu çok lezzetliydi. Ben de yapabilir miyim diye merak ediyordum.

“Buradaki yemekler çok lezzetli!” (Aya)

Sa-san bunu söylediği gibi büyük bir kızarmış balığı çiğnedi.

“Bu arada, buranın sahibi Fuji-yan.” (Makoto)

“““Eh?”””

Lucy, Sa-san ve Nina-san şok olmuşlardı.

Bekle, neden Nina-san?

“Goshujin-sama, kendi başına başka bir tesis satın aldın, değil mi?” (Nina)

Nina-san doğruca Fuji-yan’a bakıyordu.

“B-Bu iyi değil mi?! Bir süredir burayı almayı amaçlıyordum-desu zo!” (Fujiwara)

“Goshujin-sama, sevdiğin şeyler için kendine hakim olamıyorsun.” (Nina)

Fuji-yan Nina-san tarafından azarlanıyordu.

“Şimdi aklıma geldi, Fujiwara-kun, sevdiği bir oyunun tüm serisini ve bir manganın tüm ciltlerini satın alacak tip, değil mi?” (Aya)

“Sevdiği şeyleri satın almak için tüm yarı zamanlı işinin parasını verirdi.” (Makoto)

Geçmişi Sa-san ile birlikte hatırladık.

Ne kadar nostaljikti.

“Haah… maliyedeki kız sana tekrar kızacak, biliyorsun dimi?” (Nina)

“Nina-dono, o zaman, lütfen benimle birlikte gel…” (Fujiwara)

“İstesem de istemesem de.” (Nina)

Onlara böyle baktığımda iyi bir ikiliydi.

“Fujiyan-san ve Nina-san iyi geçiniyorlar.” (Lucy)

“Sonuçta bu dünyaya geldiğinden beri Fuji-yan'ın ilk yoldaşı.” (Makoto)

“Anladım. Bu arada, ben de senin ilk yoldaşınım, değil mi Makoto?” (Lucy)

Bunu neden birdenbire soruyorsun Lucy?

“Hey hey, Takatsuki-kun. Ortaokuldaki zamanlarımız hakkında konuşalım.” (Aya)

Sa-san, lütfen bu tuhaf rekabeti durdur.

Eğlendiğimiz, içtiğimiz ve sohbet ettiğimiz zaman…

“Makoto-kun! Demek buradasın!” 

Mary-san aceleyle geldi.

“Mary-san, ne oldu?” (Makoto)

“Dağlık’ın Maceracı Loncası'ndan bir mesaj aldım!” (Mary)

Eh? Bu konuda içimde kötü bir his vardı.

“İşte Prenses Noel'den bir mesaj,” bana içinde kısa bir mesaj olan bir kağıt verdi.

“…”

Bu kesinlikle Sakurai-kun'un işiydi!

“Uhm, ‘Laberintos'un kurtuluşuna katkını kutlamak için seni davet etmek istiyoruz’…?” (Makoto)

“Bekle, raporda yoktu!” (Mary)

Mary-san öfkeyle kabardı.

Şimdi aklıma gelmişti, sadece Harpy Kraliçesini yendiğimizi mi bildirmiştik?

“Unuttum.” (Makoto)

“Tanrım. Sen hep böylesin Makoto-kun.” (Mary)

Mary-san saçımı karıştırdı.

“Davetiye 1 ay sonrası için. Anladın mı?” (Mary)

“Evet, anladım.” (Makoto)

Tanrıça bana Kahinler = Prensesler ile anlaşmamı söylemişti.

Ben zaten bu gemideydim.

“Başka bir davet daha var.” (Mary)

“Eh?” (Makoto)

Mary-san bir kağıt daha çıkardı.

“Prenses Sofia, Su Ülkesi’nin başkentine gelmek için bir emir gönderdi. Bu 7 gün içinde.” (Mary)

“…”

Bu bir emir miydi?

Ayrıca, kararlaştırılan tarih çok yakındı.

O soğuk gözlü Prenses aklımdaydı.

H-Hmm.

Bir şey hissetmiyordum…

“Bir emir olarak yazılmış ama aslında sana takdirlerini vermek için, bu yüzden başkente gitmelisin. İçeriği Prenses Noel'inkinden farklı değil.” (Mary)

Mary-san ekledi.

“Gitmek zorunda mıyım?” (Makoto)

“Gelecekte Su Ülkesi’nde yaşayacaksan gitmek en iyisi olacaktır.” (Mary)

“Doğru.” (Makoto)

Elimden bir şey gelmiyordu.

“Loncanın sana bildirmesi gereken çeşitli şeyler var, bu yüzden yarın geldiğinden emin ol, tamam mı?”, diyerek Mary-san bizim masaya oturdu.

O ne yapıyordu?

“Bugünün işi bitti! Şimdi içelim. Buraya bir bira.” (Mary)

“Sanki doğalmış gibi katılıyorsun,” Lucy hayretle söylüyordu.

“Çünkü biliyorsun, Makoto sonunda geri döndü ve yine uzak bir yere gidecek!” (Mary)

Anlaşılan Makkaren'den bir süreliğine ayrılacaktım.

Yeni dönmüş olmama rağmen…

Bu duygu yüzümde gözükmüş olmalıydı.

“Oh, Makoto-kun. Beni göremeyeceğin için üzgün müsün? Öyle misin?”, bana sarıldı.

“Öyleyim.” (Makoto)

Mary-san'a baktığımda Makkaren'e geri döndüğümü hissediyordum.

Beni maceracı olarak kaydeden ilk kişi oydu.

“?!” 

Mary-san bir anda benden ayrıldı.

Kırmızı bir yüzü vardı ve ağzı oynuyordu.

Tuhaf bir şey söylememiştim.

“Makoto-kun, bugün evimde kalmak ister misin?”, bana yaklaştı ve kulağıma fısıldadı.

“Olmaz.” (Makoto)

Geçen sefer bayılana kadar içmiştim.

“Takatsuki-kun bir playboy oldu…” “Bende bunu söylemek istiyorum…” 

Sa-san ve Lucy, kızlar ne diyorsunuz?

Zaten her gün görüşüyorduk.

Sonunda, Mary-san bizi içmeye ikna etti ve restoranın kapanış saatine kadar içtik.

◇◇

Ertesi gün Maceraperest Loncası'nda.

“Takatsuki Makoto-san. Laberintos'ta Tabu Ejderhalarının boyun eğdirilmesine katkın dikkate alındığında, Gümüş Rütbe’ye terfi edeceksin.” (Mary)

Dün gece çok fazla içmesine rağmen akşamdan kalma olduğuna dair tek bir iz yoktu ve ciddi bir iş yüzü vardı. Mary-san böyle biriydi.

Kafam hala zonkluyordu.

“Bekle, Gümüş Rütbe mi? Ben çok uzun zaman önce Demir oldum.” (Makoto)

“Kuh! Yine de en kısa sürede Gümüş olma rekorunu kırdın!” (Jean)

Jean'in incinen sesini arkadan duydum.

“Makoto, bravo!” (Lucy)

Lucy bana yüzünde kocaman bir gülümsemeyle baş parmağını kaldırıyordu.

Sa-san bunu anlamıyor gibi görünüyordu, ama yine de gülümsüyordu.

Ayrıca ben de anlamıyordum.

“Sanırım bu rütbeye denk olamadım. Bir süre Demir olarak kalmayı umursamıyorum.” (Makoto)

Nina-san'ın birebir olarak Chimera'ya karşı savaştığı zamanı hatırladım.

Onunla aynı güce sahip olduğumu sanmıyordum.

“Açıkçası bunu iptal edemezsin. Dağlık ve Rozes'in başkentine kraliyet tarafından davet edildin. Makkaren'in Maceracı Loncası olarak seni Demir Rütbe olarak gönderemeyiz.” (Mary)

‘Bencil şeyler söyleme,’ Mary-san beni korkuturken söylüyordu.

…Zorunlu bir olaydı.

Bir Gümüş Rütbesi olmuştum ve kutlama olarak Lucas-san ve Şiş Tezgahı Patronu bana çok şey içirmişti.

Mary-san her zamanki gibi benimle alay ediyordu ve Jean şöyle dedi, ‘Derhal seni yakalayacağım, anladın mı?!”

Böylece Makkaren'den bir kez daha ayrıldık.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
FiLUcTuBaBy (98 puan) Üye
2022-02-07 22:48:52
Gümüş ne lan adam yüce büyü yapıyor eğ gümüş madalya
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-01-18 02:19:05
Sorun değil hele bir power up alalım :D
agamoneypls (207 puan) Üye
2020-09-28 09:37:29
Jean a yakıyoruz
DasanDra (148 puan) Üye
2020-08-03 00:47:12
Bölüm için teşekkürler
MhmtSnmz (70 puan) Üye
2020-05-17 03:52:50
Işık dümbüğü iyice can sıkmaya başladı, sürekli iş açıp duruyor. Bölüm için teşekkürler!
Eyisha (198 puan) Üye
2020-06-10 00:32:43
@MhmtSnmz, katılıyorum şu ışıklı ibneyi dövmek laizm