Theoden

12 Haziran 2020
Çeviri: 10
Düzenleme: AntiYasuo
617 Görüntülenme
Bu bölümü 2 Kişi beğendi.
Cilt 1

Hükümranlar

Belinda’nın üslubu bu kez Turgan’ın hoşuna gitmemişti. Mimikleri ve olaya bakış açısı bahsettiği kimselerin tugaydan daha üstün olduğunu gösterir gibiydi ve Turgan birileriyle kıyaslanıp zayıf taraf seçilmeyi kabul edemezdi.

Turgan “ Ne demek dikkatlerini çekersek bizi bulurlar? Sırf o herifler… “

Belinda “ Hükümranlar. Onlara verilen isim budur. “

Turgan “ Her ne haltsa işte. Sırf o heriflerin dikkatini çekmek için istemediğim şeyler yapacak değilim. “

Belinda “ İstemediğin şeyleri yap demiyorum zaten. Yalnızca Trinovan imparatorluğuyla düşman olmak için acele etme. O sırada hükümranlarla ilgili havadisleri gazetelerden okuyacaksın ve dediğin gibi şeylere kalkışırsan da seninle ilgili haberlerin de onların kulağına gideceğini bilmelisin. “

Ragnossa “ Bana sorarsan plan güzel görünüyor. “

Turgan “ İyi de Belinda abla belli ki bizi küçük görüyor. Bu yüzden bence hükümranların biriyle savaşmalıyız. Evet kesinlikle böyle yapmalıyız. “

Ragnossa “ İşler o noktaya gelirse onlarla karşılaşmayı problem etmezdim ama sana özetle Belinda’nın planından bahsedeyim. Daha önceden kararlaştırdığımız şeyleri yapacağız ama daha sesli yapacağız ki bizi tanımayanlar bir an önce varlığımızdan haberdar olsunlar. Birilerini haksızlığa uğratanları acımasızca katledeceğiz ki bir umut için bekleyen garipler umutlarını saklamaya devam edebilsinler. Makamları fark etmeden kralları ve imparatorları cezalandıracağız ki… “

Belinda “ Cidden grubunuzun en zekisinin bu adam olduğuna emin misiniz? “

Turgan “ Bence planın bu haldeyken güzelmiş. Söylediğin gibi yapacağız. “

Belinda’nın yüzünü derin bir endişe kaplamış, sebepsiz yere yanakları kızarmışken haykırıvermişti.

“ Bu benim planım falan değil ki. Kendi düşündüğünüz şeyleri benim planım gibi göstermeyin bari. “

Ragnossa “ Senin planın ne peki, bir çeşit spor müsabakalarına falan katılıp öyle isim yapmamız mı? “

Belinda “ Tam olarak öyle sayılmasa da herkesin gözlerini üzerine diktiği büyük turnuvalar mevcut ve eğer bu turnuvalarda… “

Ragnossa “ O kadar yavaş mı gideceğiz cidden? Canımızı sıkan olayların karşısında susup, birilerinin desteğini alana kadar ürkek bir kuş gibi oradan oraya gezeceksek ben yokum. Yani Turgan’ın dediğine uyarım ama canımı sıkan bir kralın canını almayacağımın sözünü veremem. “

Belinda ‘ Neden ilk düşündükleri şey bir kralı öldürmek oluyor? Sanki o kadar kolaymış gibi… Bu çocuklar ya cahil aptallardan oluşuyorlar ya da cidden tahmin edemediğim kadar güçlüler… ‘

Turgan “ O zaman karar verilmiştir. Kafamıza göre davranıp adaletimizi gittiğimiz yerlere götüreceğiz. Bunu yaparken olabildiğince gürültü koparacağız ve bu sayede de hizmetkarın varlığından herkesin haberi olacak. Önceliğim bir umut zerreciği arayan kimseler olsa da bu sayede hükümranlar da duymuş olacaklardır. Plandan dolayı mutsuz olan var mı? “

Nabe “ Bile bile ölüme gitmediğimiz sürece benlik bir problem yok. “

Ragnossa “ Zaten sen üvey evlat olduğundan söz hakkın yok ki. “

Behmura “ Sen ciddi misin Ragnossa, Nabe ve ben sadece emirleri uygulayan askerler mi olacağız? “

Ragnossa “ Geçmişiniz beni rahatsız ediyor ama demin söylediğim şakaydı. Düşünceni söylediğin için teşekkürler Nabe, seni ölüm riski daha az bölgelerde tutmaya gayret gösteririz. Belki de sadece kadınlarla savaşmalısın ha ha“

Ducia “ Bir kez daha cinsiyetçi şaka yaparsan… “

Ducia’nın seğiren gözünü gören Ragnossa ellerini teslim olur gibi havaya kaldırmış, bu durumdan hoşnut kalan Ducia ise cümlesini tamamlamadan gülümseyerek susmuştu. Planın üzerinde daha uzun konuşulmuş olsa da durum pek değişmemiş, Belinda’nın beraber geçirdiği zamana kıyasla gereğinden fazla ısındığı bu gençler bildiklerini okumaya karar vermişlerdi.

“ Kara göründü… “

.

.

.

Yeni ulaştıkları bölge Sinar isimli bir ülkeye ait topraklardı. Belinda’nın üstünkörü anlattıklarına göre, Sinar’ın vatandaşları tuhaf bir kast sistemine göre ayrılmışlardı. Ülkeyi yetmiş yıl kadar önce bağımsızlığına kavuşturan ve kısa süre sonra da hayata veda eden Sinarlılar’ın en büyük kurtarıcı olarak gördüğü merhum lider Eust’un esasında kötülük barındırmayan fikirleri yozlaşmış ve hayal edilemeyecek bir ayrıma sebep olmuştu.

Turgan ve arkadaşları limandan ayrılıp şehir merkezine vardıklarında, Turgan’ın huzursuz hissetmesine neden olan bir duygu peyda olmuştu. Sebebini açıklayamıyor olsa da çevresindeki insanların davranışları nedende işkillenmesine sebep olmuştu. Oysa insanlar çok mutlu görünüyorlardı ve Belinda’nın söyledikleri doğruysa, ekonomik olarak darboğazda olan bir ülkenin vatandaşlarının bu kadar mutlu olmaları biraz tuhaf görünüyordu. Turgan düşünedursun, çocukların ağırlıkta olduğu Sinarlılar çoktan tugayın etrafını sarmışlar, meraklı bakışlarını bu yabancıların üzerlerinde gezdiriyorlardı.

Uzun süreli izlenmenin ardından boynunda pembe renkli atkısı olan, silindir şeklinde çapraz çizgileri olan bir şapka takan göbekli ancak ince bacaklı genç bir adam ilk konuşan olacaktı.

“ Heyy çocuklar misafirlerimize böyle bakmaya devam ederseniz onları ürküteceksiniz. Sizler Genç Sinar’a hoşgeldiniz. Gençlik pınarını bulmak için gelen maceracılardan olduğunuza bahse girerim. “

Tugay üyeleri anlamsız bakışlarını birbirlerinin üzerinde gezdiriyorlarken, genç adam gülümsemesini takınıp devam edecekti.

“ Merak etmeyin sizi yargılayacak değilim. Bizler zaten gençlik pınarının olduğu topraklarda doğduğumuzdan dolayı pınarın hikmetlerinden faydalanıyoruz ve yerini kimsenin bilmediği bu pınarı aramanızda da hiçbir problem bulunmuyor. Lütfen rahatınıza bakın. “

Turgan “ Gençlik pınarını bulmaya falan gelmedik. Sadece güzergahımızda olan yerlere uğruyoruz o kadar. “

“ Eminim öyledir. Her neyse dediğim gibi umursamıyoruz. Pınarı arayacaksanız zail denilen bölgeden uzak durun yeter. Zira oraya giden çoğu kimsenin dönmediğini, dönenlerinde çıldırdıklarını bilmenizde fayda var. Her daim genç kalmanız dileğiyle. “

Adam ellerini arkasında birleştirip uzaklaşmışken tugay üyeleri pek de bir şey anlamamışlardı. Belinda dünyanın bu gizemli ülkesi hakkında daha önce araştırmalar yapmış olmasına rağmen pek bir sonuç alamamıştı. Sinar uzun süredir dünyanın en genç nüfusuna sahipti ve bunu gençlik pınarı isimli bir efsaneye borçlu olduklarını iddia ediyorlardı. Turgan, muhakeme yeteneğiyle demini adam da daha doğrusu neredeyse etraftaki herkeste olan ancak adını koyamadığı olumsuz kokuyu tanımlamaya çalışadursun, Ragnossa çoktan harekete geçmişti bile.

Saçları gençlerinkiyle aynı şekil yapılmış, gözlerinin etrafına tuhaf renkli makyaj boyaları sürülü olmasına rağmen kırklı yaşlarında olduğu aşikar olan bir adamın yanına ilişmişti bile.

“ Siz Sinarlı değil misiniz ? “

“ B-ben mi? “

“ Hı hı “

“ Evet öyleyim ne oldu ki? “

“ Diğerlerindeki mutluluk sende yok. Herkesin neşeli göründüğü bir yerde endişeli görünen birisi varsa konuşman gereken kişi odur. Sıkıntınız nedir? “

Adamın birden gözleri dolmuştu. Bir şeyler söylemek istiyor ancak söyleyemiyor gibiydi. Ragnossa uzun süre bu adamla ilgilenince diğerleri de fark ettiler ve yanına yaklaştılar.

“ Ne oluyor burada Ragnossa? “

“ Bu amca biraz endişeli görünüyordu ben de sormak istedim. “

Turgan “ Yalnızca endişeli değil. Fazlasıyla korkmuş. Hey amca eğer birileri seni korkutuyorsa onları dert etmene gerek yok. Biz sana yardım edebiliriz. Derdin neyse söyle bize. “

Adamın kaşları birden çatılmıştı. İsyan halinde oturduğu yerden kalkarken söylenecekti.

“ Amca mı? Ne kadar da saygısızsınız siz öyle. Sizinle aramızda en fazla beş yaş falan vardır. Heyy millet beni duyuyor musunuz? Ben yirmi yedi yaşındayım ve bunu hepinize kanıtlayacağım. Yaşım henüz 27 olduğundan da… “

O zaman iki adet muhafız, adamın kollarına girdiler. Biri ağzını kapattı ve adamı o şekilde karga tulumba oradan uzaklaştırdılar.

Behmura “ O adama üzüldüm. Cidden kendisini genç sanıyor olmalı. Belki de gençlik pınarının onu etkileyemeyeceği bir uzaklıkta falan doğmuştur. “

Nabe “ Başından beri bu kadar saf mıydın sen Behmura? “

“ O da ne demek? Adam kendini genç sanıyordu dedim sadece öyle değil mi? “

Nabe “ O adam kaç yaşında olduğunun farkında ama… “

Ragnossa “ Bunu kabullenmek istemiyor. Genç olduğunu diğerlerine kanıtlamanın derdinde. “

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar