Zanaatkâr Teknobaz

24 Haziran 2020
Çeviri: Lohengramm
Düzenleme: Lohengramm
759 Görüntülenme
Bu bölümü 6 Kişi beğendi.
Cilt 1

Ostria'nın Dönüşümü (1. Kısım)

Zanaatkâr Teknobaz – 44. Bölüm: Ostria’nın Dönüşümü (1. Kısım)

 

Klaus’un Kanlı Gül’ün Büyük Üstatlığına yükselişinin haberleri global iletişim ağları aracılığıyla yayılırken, Kilian da Ostria'yı dönüştürüyordu. 55,543 bilgi puanıyla yepyeni ihtimaller belirmişti.

 

Kilian ilk olarak Cehennem Ocağı’na adım attı ve Çeşitli Eşyalar Listesi’ni inceleyerek bir eşyanın fiyatına baktı:

 

---

Sev. 2 Klon Tabutu: 3.200 bp

---

 

Teknoloji İncelemesi kitabından Kilian, yapay yıldız yaratmayı zaten öğrenmişti. Ama kaynak olmayınca bilginin değeri yoktu. Öncelikle uygun bir alan yaratmalıydı. Ardından bir Nebula Jeneratörü. Üçüncü olarak Yıldız Yoğuşturucu.

 

Bir laboratuvarda minyatür nebula ve yapay yıldız yapmak için gereken kaynaklar bile yeterince korkunçtu, ama Arkadya’da hepsi parayla alınabilirlerdi. Ancak Nebula Jeneratörü ve Yıldız Yoğuşturucu için gereken parçaları yalnızca Cehennem Ocağı sağlayabilirdi. Kilian burası dışında nereye bakacağını bile bilmiyordu.

 

Ama parçaları elde ettikten sonra bile Kilian’ın tek başına bunu üretmesi on yıllar, belki de yüz yıllar sürecekti. Bu hiç akla mantığa yatıyor muydu? Bunun dışında çoğu icada bizzat liderlik etmesi ve zaten olmayan zamanını harcamasını gerektirecekti.

 

Klaus’un başarısının haberi çoktan kulağına gelmişti. Ve Kilian, Kars Dükü’nü geçmenin hiç de kolay olmadığını her zamankinden daha çok fark etmişti. Arkadya’nın 97 Hükümdârı arasında Klaus artık birinci sıradaydı. Kısa sürede nasıl bu kadar güçlendiğini bilmiyordu. Ama burada durmayacağı kesindi. Şu an zaman çok önemliydi. Ve Kilian klonlar sayesinde muazzam miktarda zamandan tasarruf edebilirdi.

 

Cehennem Ocağı 1. Seviye çeşitli eşya planlarına yüzlerce bilgi puanı değer biçiyordu. 2. Seviye planlara binlerce ve 3. Seviye planlaraysa on binlerce. 2. Seviye Klon Tabutu, Kilian’ın kaynakları el verdiğince klonlar üretmesini sağlayabilirdi.  Orloth’un kaynaklarıyla Kilian, iki yüz tane klonun sorun olmayacağını hesapladı. Kendi başlarına savaş yetenekleri olmasa da ve yalnızca on yıl ömürleri olsa da, Kilian’ın et zanaati ve dönüşüm yeteneklerini kullanabileceklerdi.

 

Klonlar Ostria'yı canavarımsı dünyanın başkentine çevirmenin anahtarı olacaktı ve Kilian hiç tereddüt etmeden planı satın alıp, parçalar için bir 300 bilgi puanı daha harcadı. Ardından Nebula Jeneratörü ve Yıldız Yoğuşturucu parçaları için 50 bin bilgi puanı harcadı.

 

Dört günlük aralıksız çalışmanın ardından Kilian, Klon Tabutu’nu tamamladı ve kendisinden 210 tane daha üretti. Ama bunlar Ostria’nın gelişiminin öncüleri olacağından, Kilian hepsinin vücudunda et zanaati kullanıp onlara eşsiz görünümler verdi.

 

Klon birliği Cehennem Ocağı’ndan çıktı ve parçalarla birlikte eşi benzeri görülmemiş projeye başladı. Bir anda 210 tane çıplak adamı ve bilinçsiz Kilian’ı gören Jezebel’in gözleri şaşkınlıktan fal taşı gibi açıldı.

 

“Çoktan bu sınırı aştı mı?” diye merak etti ve kadınsı cazibesinin artık Kilian’ı tatmin edemeyeceğini düşündü.

 

“Onlar benim kollarım ve bacaklarım, saçma sapan şeyler düşünme,” dedi Kilian gözlerini açar açmaz. Jezebel’in aklını okuyamasa da paylaştıkları duygusal bağ sayısız şey söylüyordu. 210 klon üstlerine uygun kıyafetler buldu ve Kilian ve Jezebel’le birlikte kalenin altına inerek Olaf tarafından denetlenen ve yeni laboratuvar üzerinde çalışan otuz golemin bulunudğu yere geldiler.

 

Kilian, Cehennem Ocağı’nı tek üretim merkezi olarak kullanamazdı. Sanat eseri bir laboratuvara sahip olması zorunluydu. Olaf’ın beş metre karelik arazisinde yer altı hem gizliydi hem de yeterince büyüktü. İnşaat Golemleri’nin otuzu da toprakinezi yani toprağı kontrol etme konusunda uzmandı ve binlerce işçinin aylar yıllar içinde yapacağı işleri yarım günde halledebilirlerdi.

 

Kilian’ın onları yönlendirmesiyle laboratuvarın %99’unu çoktan tamamlamışlardı. Bu esnada eski varoşlarda diğer 12 golem de hızla Cennet Bahçesi’ni tamamlıyor, 7000 fahişeye ve müşterilerine ev sahipliği yapacak muazzam karmaşık bir bina dikiyorlardı. Üç gün sonra bölge tamamlanacaktı.

 

Ve böyle sonuçlar beklemesine rağmen, golemlerin işleri tamamlama hızına bakınca Kilian, virüsler olmasa bile Arkadya’daki kanunsuzların geleceğinin pek de parlak olmadığını kabul etmek zorunda kaldı. Güzeller fahişelik veya kölelikle hayatta kalırdı, ama daha az “şanslı” olanlar yavaş yavaş yok olurdu. Ordu bile onları almazdı.

 

“İşe başlama vakti geldi. Olaf, asillerin ev kölelerini ellerinden alacak bir yasa tasarla ve 2400 adamı 200 kişilik 12 gruba bölüp bu yasayı uygula. Onlara 24 Fehl Canavarı eşlik etsin. Köleleri kalede topla ve onlara ya yeni tesisimizde çalışmaları ya da hayatlarına devam etmeleri seçeneklerini sun.

 

Ayrıca onlara şartları, çalışmanın faydalarını, alacakları eğitimi ve geçirecekleri değişiklikleri de detaylıca açıkla,” diye emretti Kilian, Jezebel’in gözleri şaşkınlıktan fal taşı gibi açıldı.

 

“Başüstüne lordum!” diye bağırdı Olaf ve güçleri toplamaya gitti.

 

“Başkalarını düşündüğünü bilmiyordum. Bu seferki planın ne?” Diye sordu Jezebel, bu esnada Kilian’ın klonları da laboratuvardaki ofisle meşguldü.

 

“Olaf’ın von Verden hanesi haricinde Ostria’da 12 asil hanesi var ve toplamda tamamı kadınlardan oluşan 5000 köleye sahipler. Tahmin edebileceğin üzere ev kölelerinin genelde eli yüzü düzgündür veya isteseler de istemeseler de en az iki defa asillerle yatağa girerler. Ev işleri yapmak ve lordlarına hizmet etmek günlük hayatlarının bir parçasıdır.

 

Şimdi özgürlük kazanıp ne yapabilirler? Eski efendilerinin onları almayacağını garanti etsek bile nasıl ekmek kazanacaklar? Köleler kanunsuzdur. Yemek, kıyafet gibi temel ihtiyaçları birileri onlara sağlamazlarsa, suçludan başka bir şey olamazlar. Ama onların bu alanda başarılı olacak güçleri bile yok,” diye açıklama yaptı Kilian, bu esnada Ostria’da ölenlerden geriye kalanların saklandığı yere doğru ilerledi.

 

“Şimdi ben onlara sağlık, mücerret güzellik ve eskiden onları yöneten erkeklere hükmetme gücü öneriyorum. Sence neyi seçecekler?” diye sakince sordu Kilian, Jezebel’e doğru dönerek.

 

“Bazı insanlar her zaman seçeneğin olduğunu söyler. Aptallar bol bol olduğunu söyler. Her zaman bir seçeneğin vardır, eğer kaybetmeye hazırsan. Ve güzelim, çoğu da kaybetmeye hazır değildir.”

 

Kilian bu sözleri öylesine soğukkanlılıkla söyledi ki Jezebel yaşından şüphe etti. Klaus’un güvenerek söyleyebileceği tek şey canavarını mükemmel şekilde yetiştirdiği olabilirdi.

 

Birkaç saat sonra Olaf, beş bin köleyle geri döndü ve Kilian’ın şartlarını açıkladı. 5000 kişiden 4600 tanesi kabul etti. Geri kalanı kendi kaderini kendi belirlemeyi seçti.

 

Bazıları evlenerek kendisini güvenceye almayı planlamıştı, ama halkta onlarla evlenmeye cüret edecek pek kişi yoktu. Diğerleri işçilik ve başka türlü kanunsuz işler aramışlardı, ama yöneticiler onları kabul etmedi. Başka çareleri kalmayan ve eski efendilerinden korkan köleler, von Varden kalesine döndüler.

 

Kilian onları reddetmedi. Kader ona hayatta üçüncü şansını verdiğinden, o da onlara en azından ikinci bir şans verebilirdi.

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
Bayoku (55 puan) Üye
2021-03-26 18:06:03
Tskler
STERBEN (225 puan) Üye
2020-06-26 16:17:25
Çeviri ve edit için teşekkürler
darys045 (56 puan) Üye
2020-06-25 11:00:39
Çeviri ve edit için teşekkürler
Eyisha (198 puan) Üye
2020-06-24 23:27:39
Killian in ilerideki planları ne acep