Overlord

28 Kasım 2018
Çeviri: Kyuuseishu
Düzenleme: -
3779 Görüntülenme
Bu bölümü 36 Kişi beğendi.
Cilt 10

Re-Estize Krallığı -9

"Seni aptal!"

 

Bu azar Philip'in heyecanını söndürmüştü. Yine de aynı zamanda kalbinde bir kıvılcım da çakmıştı. Bu kıvılcım, Philip'in tüm hayatı boyunca kalbinde biriktirdiği yakıtı yakıp tüketen bir kıvılcımdı.

 

Philip önünde duran beyaz saçlı yaşlı adama küstahça baktı.

 

“Seni o tür bir şey için oraya yollamadım! Seni embesil! ”

 

Philip, babası Kraliyet Sarayı'ndaki akşam yemeğini sorduğunda iç çekmişti.

 

“Normalde Kraliyet Ailesi tarafından evimize bu parti için davetiye bile gelmeyecekti! Kontları ve diğer soyluları etkileyip onlarca tanınman için canımı dişime taktım ben!"

 

Kraliyet Ailesi'nin verdiği bu ziyafet iki partiye mensup kişileri de içeriyordu. Bu gerçekleştiği zaman, bir ailenin başkanının değişmiş olması gerçeği muhtemelen ortaya çıkmayacaktı. Böylece, kimse bu gerçeğe çok fazla dikkat etmeyecek ve herkes tarafından kolayca kabul edilecekti. Ondan sonra ise, üstü kapalı bir biçimde kendisini kabul ettikleri zaman, bu gerçeğe karşı çıkmaları oldukça zor olacaktı.

 

Bir başka deyişle, Philip'in, babasının yeteneklerine hiç inancı yoktu. Partisindeki kişilere normal bir şekilde kendini tanıtırsa bir şeylerin sarpa saracağını hissetmişti.

 

Philip bunu fark edince, içindeki sıkıntıyı bastırmaya çalıştı ve yüzüne sahte bir gülüş oturttu.

 

“Hayır, hayır baba. Bu kadar öfkelenme. Bunu hanemiz için yapıyordum..."

 

“Ne demek 'hanemiz'? Yaptıkların tamamen saçmalık! ”

 

Ne demek saçmalık? Diğer herkes, hamle yapmaya cesareti olmayan korkaklardı. O zaman neden ilk adımı atan o olmayasındı ki?

 

Bu aciz korkaklara karşı kibar davranırmış gibi yapıp hayatının sonuna kadar bu acınası yerde tıkılı mı kalacaktı?

 

"Baba! Biraz büyük düşün! Büyü Krallığı'nı ve Krallık'ı birleştirmek zorlu bir yol olsa da bu yolun tam ortasında bizim bölgemiz duruyor! Eğer Büyü Krallığı, Krallık'a savaş açarsa kesinlikle biz de bu pisliğin içine çekileceğiz. Bu yüzden Büyü Krallığı ile iyi ilişkiler kurmamız gerekmiyor mu?"


"Sen... Seni aptal!"

 

Babasının yüzü az öncekinden bile daha kızarmıştı.

 

“Büyücü Krallığı'nın piçleri kardeşini öldürdü! Ve sen onlarla çalışmak istiyorsun! Bu Krallık'a karşı ihanet değil de ne?! ”

 

Ne olmuş yani, diye düşündü Philip.

 

Büyü Krallığı daha güçlüydü. Krallık'a ihanet etmenin nesi yanlıştı? Yapması gereken tek şey, Büyü Krallığı'na sadakatini sunmaktı. Zayıfların, güçlü olanları takip etmesinde ne gibi bir sorun olabilirdi ki? Bunun için kim onu suçlayabilirdi?

 

"Aklından ne geçiyordu be senin?"

 

Philip, babasının aptallığı karşısında sinirlerine hakim olamıyordu.

 

Böyle apaçık olan bir şeyi bile anlatmak zorunda kalması onu aptal gibi hissettiriyordu. Yine de bunu yapması gerekiyordu.

 

"Oldukça basit, baba. Bu ben- ”

 

Tam "benim için" diyecekti ki sözlerini yuttu. Er ya da geç bu zaten olacaktı, ama şu an tek amacı kendisi değildi.

 

"Bu bizim bölgemiz için. Köylülerimizi koruyabilmek için. Büyü Krallığı'nın ezici bir gücü var. Krallık'tan katbekat fazla. O yüzden, eğer Krallık'a saldırırlarsa çok garip bir durum olurdu. Ama o zaman geldiğinde, ben bir çıkış yolu bulmuş olacağım."

 

"Heh! Çıkış yolu mu? Ne demek istiyorsun? Ne yaptığını duyduğunda civardaki lordların ne düşüneceğinden haberin var mı senin?"

 

"Gelip bize saldıracak değiller ya. Bu sıralarda yapamazlar."

 

Savaşta Philip'in bölgesinden ölen kişilerin sayısı oldukça fazlaydı. Aynısı civardaki diğer bölgeler için de geçerliydi. Bu nedenle, hiçbiri Philip'in etki alanına saldırmak için gereken güce sahip olmayacaktı.

 

“Başka bir şey düşündün mü?”

 

"Hah?" Diye cevapladı Philip. Babasının ne demeye çalıştığı hakkında hiçbir fikri yoktu.

 

"İşte bu yüzden düşüncesinin sığ olduğunu söylüyorum. Kurduğun hayaller çoktan gerçekleşmiş gibi davranıyorsun. Çünkü..."

 

“Şimdilik orada durmanız gerektiğini düşünüyorum,” diye sözünü kesti, babasının arkasında duran adam.

 

Bu, tüm bu zaman boyunca orada olan, babasının bir uşağıydı. Bu adam duygularını asla dışa vurmazdı ve Philip de onu hiç sevmezdi. Philip'in, aile varisi olarak konumunu sağlamlaştırmasından sonra kovalamayı amaçladığı kişilerden biriydi bu uşak.

 

Babası, uşağın sözlerini duyduktan sonra nefeslerini kontrol altına almak için çaba gösterdi. Yüzündeki kızarıklık soldu ve yerini solgun bir yüze bıraktı.

 

“..."Haaah. Hah. Philip. Sana bir sorum var. Çevredeki soyluları düşmanın yapmaktan korkmuyor musun?”

 

"Korkacak durumda değiller ki."

 

Babası hayal kırıklığıyla omuz silkti. Bu cevap, Philip’deki hayal kırıklığı ve rahatsızlığı da tetikledi.

 

Bir şeyleri mi kaçırmıştı? Yine de aklına bunun ne olabileceği gelmiyordu.

 

"Katze Ovalarında birçok genç adam öldü. Bu önümüzdeki birkaç yıl içinde bin bir türlü soruna yol açacak. Bu nedenle, çevredeki soyluların işbirliğine dayalı bir ilişki içerisinde birlikte çalışması gerekiyor. Bir alan yiyecek üretirken diğeri kıyafet dikecek. Kimsenin mülkiyeti kendi kendine yetecek kadar büyük değil. Fazla da paramız yok. Bu şartlar altında, Büyü Krallığı'na aktif bir şekilde dalkavukluk yapan bir aileye kim yardım edecek? ”

 

Philip soğuk soğuk terlemeye başladı. Babasının hakkı vardı.

 

"Bunu sen de biliyorsun değil mi? Bizim mıntıkamız diğerlerinin yapmadığı bir şey üretmiyor. İhraç edecek özel bir malımız yok. Bu nedenle bizi iş birliklerinden postalamaktan hiç çekinmeyeceklerdir."

 

Philip'in aklı karıştı. Kafasının üstündeki kafa oldukça iyi çalışırdı. Aptal babasının iddialarını çürütebilmesi gerekirdi.

 

“İşte bu yüzden, Büyü Krallığı'na güvenmeliyiz, baba.”

 

Babası devam etmesin işaret etti.

 

"Büyü Krallığı ile bağlantılarımızı kurduktan sonra bize destek olmalarını isteyeceğiz."

 

“..."O zaman sana bir şey sormama izin ver." Eğer Büyü Krallığı'ndan biri olsaydın... Hayır, bir ülkenin kralı falan olduğunu düşün. Savaşta olduğun ülkenin köylerinden biri senden yemek istesen onlara bunu verir miydin?"

 

"Tabii ki. Eğer ben olsaydım kesinlikle yapardım.”

 

"Peki neden?"

 

"Oldukça açık değil mi? Bunu yaparak herkese merhametli bir hükümdar olduğumu gösterirdim.”

 

“..."Onun dışında?"

 

“..."Hiçbir şey."

 

Babasının çenesi düştü. Etkilenmiş olmalıydı. Yine de, bu tarz bir tepki oldukça tuhaftı. Ne de olsa Büyücü Kral, özellikle E-Rantel ve çevresinde kurulduğundan dolayı merhametli bir hükümdar olarak görünmek isteyecekti. Elbette onları susturmak için bazı tavizler verirdi.

 

“Öyleyse… Demek böyle düşünüyorsun. Eğre ben olsaydım ben de kesinlikle yardım gönderir ve bir savaş nedeni çıkartıp diğer ülkeyi işgal ederdim. Ondan sonra da Krallık'a savaş ilan eder ve Krallık'ın baskı uyguladığı o köyü kendime katardım.

 

"İmkânsız. Bu çok hayali bir düşünce. Ayrıca, bunun gibi bir savaş nedeni işe yaramaz."

 

"Cidden mi? Neden imkansız olduğunu düşünüyorsun?"

 

"Burada biraz geri gidelim. Diyelim ki senin dediğin gibi olmuş olsun. Bu, Büyü Krallığı ile olan ilişkimizi daha da derinleştirmek için çok iyi bir neden olmaz mıydı?”

 

"Sen..."

 

Babası ne diyeceğini bilemedi.

 

"Krallık'ın bir soylusu olarak hiç mi gururun yok senin?"

 

"Tabii ki var. Ancak sonumuzun gelmesinden daha iyi olmaz mıydı bu?"

 

"Krallık'a karşı korkutucu bir büyü gücü kullanıp ağabeyini ve sayısız insanı öldürmüş şeytan kraldan bahsetmiyor musun? Destekleyeceğin Kral böyle birisi."

 

"O bir savaştı baba. Ha kılıçlara ölmüşler ha büyülere, ne fark eder?"

 

“..."Neden Büyü Krallığı'nın kralına bu kadar çok güveniyorsun?"

 

Bu güven değildi. Hatta hepsi, Philip'in kendi hayatını geliştirmesi için yolunda duran piyonlardı.

 

Piyonlar! Doğru! Bana göre, Krallık'taki herkes tarafından korkulan Büyü Krallığı'nın Büyü Kralı avcumun içindeki bir piyondan fazlası değil!

 

Lütfen okuduğunuz bölüme yorum yapmayı unutmayınız. Unutmayın ki yaptığınız her yorum çevirmenleri cesaretlendirir ve mutlu eder. İyi okumalar.
Yorum Yap
Üyelik girişi yapmalısınız. Üye girişi yapmak için tıklayın.
Yorumlar
DeDoS (42 puan) Üye
2022-11-22 13:38:29
Trajikomik
CodeKX (1676 puan) Üye
2022-08-08 22:23:18
Dkdkdjdnxjddjdjdj
Pika-sama (98 puan) Üye
2022-02-22 12:17:02
Mal ha bu adam fazla yaşamaz
Turşu (1552 puan) Üye
2021-10-08 20:24:23
Puhahahaha ulan philip alem adamsın
BT1HN (9 puan) Üye
2021-09-03 13:17:55
Bu çocuk fena ama istedikleri nasıl gidecek bakalım albedo ona ne yapacağıňı merak ediyorum
Jester (1457 puan) Üye
2021-08-31 21:07:07
Isi biliyorsun philip jfkfjdj
tsuyomi (1601 puan) Üye
2021-08-06 01:40:26
Çeviri için teşekkürler
Liesenburg (22 puan) Üye
2021-05-29 07:06:11
JDKAMWNFBSJS Çok güldüm.
Devilman (2387 puan) Üye
2021-02-01 09:16:04
3 sene sonra tekrar okuyorum yine gülüyorum ulan philip tam komedisin ha
Demiurge (3142 puan) Üye
2021-01-26 21:25:05
bu arkadaşın biyerleri fazla kalkmış
maahhaam (4749 puan) Üye
2021-01-22 17:03:27
Çeviri için teşekkürler
ARS (1843 puan) Üye
2020-08-06 23:28:57
Bölüm için teşekkürler. Tabi tabi.
YokTanVaR (35 puan) Üye
2020-05-29 10:58:07
Çeviri için teşekkürler :))
Unknowobject07 (679 puan) Üye
2020-05-06 03:48:25
piyon ha elinize sağlık
akatsuki03 (167 puan) Üye
2020-01-15 14:25:29
bazı yazıları görürüyorüm ainz kötü karakter diye ama bence seride ainz tek iyi lider çünkü diğer ülkeler yozlaşmış ve halk cançekisiyor örneğin kralıktaki soylular teokrasiye bil veriyorlar ,vergiler yüksek ,köylülerin kızları alınıyor (tsuare) tecavüz ediliyor , imparatorlu krallığa göre ekonomisi yüksek ama elfler köle olarak teokrasiden alınıp zülme uğruyor imaparator soyluları sindirmiş (soylu ailelerin kızlarını alıp ainze hediye edilir olmuş) teokrasiinsanı üstün tutup diğer ırkların onlara hizmet etmesi gerektiğini savunuyor elf kralığındaki elfler sistematik bir şekilde öldürülüp köleleştiriliyor elf kralını teokrasinin elflere yaptığı zülmü umursamıyor bile 5 cüce krallığının 4 yok olmuş ejderlerin savaşı yüzünden (buda arlan belediyeleri olabilir) yan, serideki tek iyi lider ainz
ozant40 (42 puan) Üye
2020-09-24 14:11:58
@akatsuki03, ağam amacın nedir her yere yazıp durursun
emircan (120 puan) Üye
2019-07-16 15:52:38
Teşekkürler